Seçimden sonra neler olacak?

Seçim sonuçları açıklandığında ilk bakılacak olan İstanbul ve Ankara'yı kimin aldığı, ardından da genel olarak yüzde 51 ve 49'luk dengenin değişip değişmediği olacak.

Öyle ya da böyle, bir seçim sürecinin daha sonuna yaklaştık.

Bu Pazar sandıklar kurulacak ve bir yandan muhtar, belediye başkanı seçerken bir yandan da iki ittifaktan birinden taraf olacağız.

Seçime 5 gün kala seçim tahmini yapmak çok zor olduğu için ben de tahminde bulunmayacağım. Malum çok fazla değişken var. (Kamuoyu araştırma şirketlerinin yalancısıyım)

Ama seçim bitip, sandıklar sayılmaya başladığı andan itibaren olacaklarla ilgili ortalama tahminlerde bulunabilirim. Başlığa bakıp da öyle büyük büyük kehanetler beklemeyin, baştan söyliyeyim. 

Seçim sonuçları açıklandığında ilk bakılacak olan İstanbul ve Ankara'yı kimin aldığı, ardından da genel olarak yüzde 51 ve 49'luk dengenin değişip değişmediği olacak. Bunun bir yerel seçim olması da bunu değiştirmeyecek.

Seçim günü yine muhtelif uçan mühür, kaçan oy, görünmez sandık, koşan zarf vakaları sosyal medyayı baya şenlendirecek. O gün bol bol tweet silmelere şahitlik edebiliriz. 

Seçimin en hararetli ili, geçen yerel seçimde olduğu gibi Ankara olacak. Mansur Yavaş yine caps rekorları kıracak.

Oylar YSK'ya teslim edilene kadar en çok "sandıkları terketmeyin!" cümlesini duyacağız. 

Ekran başındaki herkes illaki bir Fox Tv'ye uğrayıp, Fatih Portakal ve İsmail Küçükkaya'nın mimiklerinden analiz yapmaya çalışacak. 

Bu seçim Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişten sonraki ilk yerel seçim olması nedeniyle ayrı bir öneme sahip.

Bir anlamda sistemin yerel seçimlere etkisi görülecek ve şayet Cumhur İttifakı beklenenin altında oy alırsa o zaman bunun üzerinden bir sistem tartışması yürütülecek. Aksi olursa sistem tartışmasını gündeme getirmek isteyenlerin hevesi kursağında kalacak ve bu mevzu rafa kalkacak.

Cumhur İttifakı Ankara ya da İstanbul'u kaybederse önce kendi içinde sonra da kamuoyu önünde bir özeleştiri yapacak. Bu özeleştiri de en çok AK Parti'den gelecek.

Millet İttifakı kaybederse ne kendi içinde ne de kamuoyu önünde bir özeleştiri yapmayacak. Hatta muhtemelen Kılıçdaroğlu çıkıp "Bir sonraki seçimde daha iyi sonuçlar alacağız" diyecek.

"İstifa edecek misiniz?" sorularına ise "Yoo neden edeyim ki? Bize bunu söyleyenler kendi partilerine baksın. Biz kendi aramızda oturup konuşuruz."diye cevap verecek.

Seçim sonuçlarını bir türlü tutturamayıp, çuvallayan kamuoyu araştırma şirketleri yine dükkan kapatmayacak. Üstelik bu defa ellerinde suçu seçmene atmak için daha büyük bir koz var.

"İttifaklar nedeniyle kafası karışan seçmen son dakikaya kadar bekledi, sandıkta sürpriz yaptı" diyecekler. 


HAKAN BAYRAKÇI YİNE ANKET AÇIKLAMIŞ!

Sonar araştırma şirketinin sahibi Hakan Bayrakçı;

-24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden iki ay önce "İlhan Kesici dışında aday çıkarsa yüzde 65 Erdoğan alır" demişti.

-24 Haziran seçimlerine birkaç gün kala Twitter'dan "Tayyip Erdoğan yüzde 47, Muharrem İnce yüzde 33 civarı oy alıyor. Seçim ikinci tura kalıyor" demişti. 

-24 Haziran seçimlerinden sonra Erdoğan'ın alacağı oyu aylar öncesinden bildiğini söylerek  "Anketlerde Recep Tayyip Erdoğan'ın kazanacağını ilan etsem beni çarmıha gererlerdi" demişti. 

Normal şartlarda böyle bir insanın kendine çoktan başka bir meslek bulması gerekirdi değil mi?

Ama aynı Hakan Bayrakçı, 31 Mart seçim sonuçlarına ilişkin 10 ilin son anket sonuçlarını açıkladı.

Duy da inanma! 


BU SEÇİMİN ENLERİ: 

- En çok duyduğumuz ve en tartışılan kelimesi : Beka

- Akıllarda kalan belki de tek seçim şarkısı: Bizimkisi bir aşk hikayesi

- En pozitifi ve güler yüzlüsü: Binali Yıldırım

- En iyi çıkış yapanı: Ekrem İmamoğlu 

- En polemikçisi: Meral Akşener

- En zırvalayanı: Akit Tv muhabiri Mehmet Özmen

- En tartışılan televizyoncusu: Buket Aydın

- En tartışılan kanalı: CNN Türk 

-Sosyal medyanın en favori paylaşımları: Sokak röportajları 

twitter.com/Htckubra 

Facebook Hatice Kübra 

Yorumlar