'ÖZGÜR BASIN' bunu da yazın..!

'ÖZGÜR BASIN' bunu da yazın..!

Bugün Asyadan avrupaya koşuyoruz. Neden derseniz isterseniz önce basın bültenimizi sizlerle paylaşayım sonra bir kaç lafım var...

"Mesleğimizde  “İfade Özgürlüğü”nün birincil önemlilik taşıdığına inanıyoruz. İfadelerimizin içeriğinden önce, konuşabilme, yazabilme özgürlüğüne önem veriyoruz.

Fakat Türkiye’de ifade özgürlüğünün sınırsız olması gereken çemberi her geçen gün daralıyor. Konuşmanın, yazmanın, aklımızdan geçenleri ifade edebilmenin cesaret eşiği her geçen gün yükseliyor.

Bu cesareti gösterebilenler ise davalarla, hapis cezaları ile terbiye edilmek isteniyor.

Bugün Türkiye’de cezaevlerinde 45 gazeteci bulunmakta ve bunların çoğu henüz haklarında bir hüküm verilmeden tutuklu olarak yargılanıyor.

2010 yılının ilk  9 ayı içinde 17 gazeteci ve basın çalışanı gözaltına alındıktan ya da bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı ancak haklarında hapis cezası istemiyle açılmış olan davalar sürmekte.

Tutuklu yargılamaların dışında, halen gazetecilerle ilgili olarak 700’den fazla ceza ve tazminat davası mahkemelerde görülmekte.

Türkiye’de basın özgürlüğü her geçen gün daha zor kurulan bir cümle haline geldiğine inanıyoruz. Davaların, hapis cezalarının kalemimizin bir kaderi olmasını istemiyoruz. İfade özgürlüğünün olduğu, basın özgürleştiği bir Türkiye’nin her görüşten insan için daha iyi bir Türkiye olacağına inanıyoruz.

İşte tam da  bu nedenle 5N 1K  ve Dipnot.tv  ekibi  Avrasya Maratonu’nda “Basın Özgürlüğü”ne dikkat çekmek için koşuyoruz."

Ne oldu biliyor musunuz bazı gazeteci arkadaşlarımız bu nedenle koştuğumuz için bize kızdılar. Çünkü kendileri gibi düşünmeyen gazeteciler de bu koşuya katılabileceklerini söylemişlerdi. Ben de hepsine (ki aralarında yakın dostlarım da var) 'o zaman siz de katılın' dedim.
Onlarla katılmayı kabul etmediler... (alın size mahalle baskısının daniskası)
Biz son 11 yıldır hergün canlı yayın yapan bir ekip olarak ifade özgürlüğünün bir tek bize değil herkese lazım olduğuna inanıyoruz. Bir tek bizim canımız yanarken değil düşüncelerine katılalım katılmayalım bütün gazetecilerin ifade özgürlüğünün olmasını bir temel olarak alıyoruz.
Herşey orada başlıyor. O özgürlük olmayınca sizin ne düşündüğünüzün önemi kalmıyor.
Ortak bir paydaya ihtiyacımız varsa o da hangi düşünceden olursak olalım gazetecilerin mahkeme kapılarında sürünmediği bir basın ve demokrasi ortamı yaratılmasıdır.
Evet Basın Özgürlüğü için koşuyoruz ama işin şu yanını da gözden kaçırmamak lazım;
Güzel bir pazar gününde yürüyerek ya da koşarak Asyadan Avrupaya köprüyü binlerce insanla geçmek de müthiş bir deneyim ve duygu...
Bu vesile ile her geçen gün sayıları artan korkunç basın davalarına dikkat çekebilirsek o da günün karı artık..
Bu yüzden çağrımız net; ÖZGÜR BASIN bunu da yazın...


www.dipnot.tv