Çok kutuplaştık çok!

İnsana ve insanlığa dair bütün değerlere saldıran onlar. Sonra çıkıp, "Bu Erdoğan bizi çok kutuplaştırdı" diyen de onlar.

Son bir haftada yaşananlara şöyle bir bakalım. 

1- CHP'nin Ankara adayının sahte senet skandalı patlak verdi. Beyefendi ekrana çıkıp, "Bu kişi sapık, psikopat, şizofren ve dolandırıcı şerefsizin tekidir" dedi. 

Sonra ortaya çıktı ki bütün bu hakaretleri ettiği kişiyle bayağı samimiymiş. Yemek takılmışlar, baş başa yemek yemekler yemişler, birlikte iş birlikte iş yapmışlar. 

Hatta, "Biz şimdi bu iş için fatura kesersek vergi öderiz. Makbuz ile bu işi halledelim" diyerek devlete kazık da atmışlar. 

Adam ekran karşısına geçti, "Asıl ben mağdurum" dedi. Gazeteciler soru soracaktı ki arkasından toz kaldırarak kaçtı.

2- HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Biz büyükşehirlerde aday göstermedik diye üzülmeyin. Oralarda bizim adamlarımız CHP tarafından Meclis üyeliğine yazdırıldı. Rahat olun” dedi. 

3- CHP'nin Antalya Büyükşehir Belediye'si Meclis Üyeliğine yazdığı kişinin Abdullah Öcalan'a özgürlük isteyen, şehir meydanında Öcalan serbest bırakılsın diye eylem yapan azılı bir terörist olduğu ortaya çıktı. 

Kardeşinin de dağ kadrosunda yer aldığı belirlendi. 

3- CHP'nin sadece Marmara bölgesinde HDP'li 290 kişiyi Meclis Üyesi olarak listelere yazdırdığı tespit edildi.

4- İstanbul ve Ankara'da CHP adaylarını destekleyen HDP'nin Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nu uyardı. Temelli, "Mansur Yavaş da bilecek ki seçilmişse HDP oyları ile seçilecektir. Ekrem İmamoğlu seçilmişse bilecek ki o kentte yaşayan 3 milyon Kürdün oyu ile seçilecek. Ve bunlar bizi yok sayamayacak" ifadelerini kullandı.

5- CHP'nin başındaki kişi, Yeni Zelanda'daki terör saldırısını Müslüman alemine mal edip, "İslam dünyasından kaynaklanan terör" dedi. Yetmedi, "Müslümanlar da biraz kendini sorgulasın artık" diye fırça attı. 

6- Onun bu sözünden cesaret alan soysuzlar, "Keşke Yeni Zelanda'daki katliamın bir benzeri Türkiye'de de yaşansaydı da içimiz biraz soğusaydı" dedi. Bir başka kesim, "Haydi ya, Allah'ları caminin kapısına örümcek yuvası örmemiş mi?"diyerek İslam dini ile alay etti. 

7- Bu sözleri örnek alan binlercesi camiye, ezana, Kuran'a ve Allah'a hakaret içerikli mesajlar yayınladı. 

7- Bir zamanlar dindar takılan eski bir yazar, "Efendim ezan ve cami kutsal değildir. Taksim'de eylem yapan kadınların hak araması daha kutsaldır" dedi. "Kadının yoksa parası, şeyidir kumbarası","Ben oro..uyum", "yılın en sürtüğüyüm", "Namus mu? Kirletmeden duramam", "Dikkat et kocana dokunurum"yazılı pankartları kutsal hak arama aracı olarak ilan etti.  

Sonra birileri çıkıp diyor ki "Vallahi Erdoğan sayesinde bu toplum çok kutuplaştı"

E, birader!

Namertlik, namussuzluk, hayasızlık, izansızlık ve imansızlık kutbunda olan sensin. Seninle kutuplaşmayanın kanından imanından şüphe ederler!

Ve içimizden birileri çıkıp diyor ki "Ben 16 yıl boyunca AK Parti'ye ve Erdoğan'a oy verdim. Ama bu kez kusura bakmasınlar, Millet İttifakı'na vereceğim!"

Ver babacım, ver!

Ver canım benim!

Ver ama hangi kutba geçtiğine de dikkat et tamam mı?

Yorumlar