Ümmeti yalanlarına inandırabilirler mi?

CHP yıllarca yıllarca sağ muhafazakar partilerin dini siyasete alet ettiklerini iddia etti ve şu son seçim sürecine asıl dini istismar eden bir parti kimliğiyle giriş yaptı. 

Yüce Allah Ankebut Suresi 2. Ayette şöyle buyurur: “İnsanlar, ‘inandık’ dediklerinde kendi hallerine bırakılacaklarını ve hiçbir imtihana çekilmeyeceklerini mi sanıyorlar?” 

İnanmış insanlara yıllarca zulmeden, ümmetin başındaki örtüsüyle, namazıyla niyazıyla, duasıyla, camisiyle uğraşan bu CHP zihniyeti şimdi “inandık” dedikleri için sınanmayacaklarını ve kendi hallerine bırakılacaklarını mı zannediyorlar? 

Böyle sığ, derinliği ve samimiyeti olmayan bir dil ve Allah’a şükretmeyi bilmeyen zorba laikçi kafalar bu saatten sonra ümmeti yalanlarına inandırabileceklerini mi sanıyorlar? 

Eşi benzeri olmayan, her şeye gücü yeten, her söyleneni işiten, her yapılanı gören, her yerde var olan, hem müntekim ama hem gaffur olan Yüce Allah’ın amellerinin söylemlerini tasdik etmediğini görmediğini mi sanıyorlar? 

Şura Suresi 4. Ayette “Göklerde olanlar da yerlerde olanlar da O’nundur; O, yücelerin yücesidir” ayetinden habersizler mi? 

Keza Sebe Suresi 3. Ayette, “Yerlerde ve göklerde O’nun haberdar olmadığı zerre miskal bir şey yoktur” buyurulduğunu bilmezler mi?. 

Tolstoy bir bebeğin kendisini kimin beslediğini, kimin ısıttığını, kimin baktığını bilmediğini ama bunu yapan birisinin olduğunu bildiğini söylemiş ve şöyle demiştir: “Bebek kolları arasında durduğu gücü sever”. 

CHP ve kuyruğuna takılan SP kadroları, halkın bir bebek olmadığını, kendisini kimin rahata ve huzura kavuşturduğunu bundan sonra da daha fazla rahat ve huzura kavuşturacağını bilir; bilir ki o siyasi güç Adalet Ve Kalkınma Partisi ve onun mübarek genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Beyefendidir.