Okan Bayülgen sigara içmek için ne yapıyor?
Okan Bayülgen sigara yasağını nasıl delmeye çalışıyor?

Bugün yarın baba olacak Okan Bayülgen'le 'örnek baba'lıktan kızıyla ilgili düşüncelerine, yürüyüş tutkusundan seksi erkeğin tercihlerine kadar birçok şeyi konuştuk. Bayülgen, 'Paris'te bir ayda altı kilo veririm, ama kendi ülkemde yürüyecek yol bulamıyorum,' diyor
-Eşinizin hamilelik döneminin rahat geçmesi için tüm detayları düşünüyorsunuz, otelde havuzlu oda bile tutmuşsunuz. Size şimdiden 'örnek baba' diyenler var...
- Örnek baba diye mi göstermek istiyorlar, başka amaçları mı var, anlamıyorum. Çocuk sahibi olmakta bir hususiyet yok. 45 yaşındayım, 18 yaşında baba olmuş bir adam, benden daha ileri bu konuda. Ne bilgi işe yarar ne de tecrübe.
- Ama toplumun gözü sanatçıların üzerinde, çocuklarınızı nasıl yetiştirdiğiniz onlara da örnek oluyor... - Ben örnek bir baba mıyım? Adam çocuğu için canını veriyor, asgari ücretle çocuğunu okula göndermeye çalışıyor. Ondan sonra benim eşim için otelde oda tutma haberimi görüyor. Diyecek ki, 'Vay senin ...' Televizyonda program yapıyorum diye toplumdan bu kadar kopmadım. Öbür tarafta adam ameliyatla, daha değerli bir iş yapıyor. Benim için 'Çocuğu için böbreğini verdi ya da organlarını bağışladı,' derse örnek olurum. Toplumda bir sürü kahraman var. Onları, namuslu bir işi özendirirsen olur.
BEBEK'TEN ETİLER'E YÜRÜRÜRÜM
- Kızınızı daha rahat bir ortamda büyütmek için Beykoz'da ev baktığınız doğru mu?
- Beykoz'da hiç ev bakmadım, yalan dolan. Beykoz'a taşınma niyetinde değilim, deli miyim ben. Beykoz'da oturan herkes 'Buraya gelsene,' diyor bana. Demek ki canları sıkılıyor. Ben Bebek'te otururken, kimseye 'Bebek'e gelin,' demiyordum.
- Son zamanlarda her yere motosikletle gitmeye başladınız, bunun nedeni İstanbul trafiğinden bunalmanız mı?
- Hayır, bütün olay bir kadın yüzünden başladı. Hayatımdaki her şeyde olduğu gibi. Şirin, 'Ben işe Vespa ile gidip gelmek istiyorum, bu olayı çok cool buluyorum,' dedi. Ben de onun kalbini kazanmaya çalışırken Vespa'ya gittik ve iki taneyle çıktık. Sonra Şirin hamile kalınca, onunkine de ben binmeye başladım.
- Yani her şey Şirin Hanım'la başladı...
- Aslında işin doğrusu ben yürüyüşçüyüm, hep yürürdüm. Bir keçiyimdir. Ama bu keçilikle, çok arkadaşımın tabanını patlattım, bana hiçbir şey olmaz. Yokuşları çıkarım, inerim, niye oraya kadar yürünmez anlamam. Bebek'te otururken Etiler'e yürürüm, Ortaköy'e yürürüm. Bu ulaşılabilecek en yüksek noktadır. Otomobil, motor gibi tekerlekli araçlara gelince, İstanbul'da her gün trafiğe çıkan araç sayısı ortada.
- Erkekler kullandıkları araçla, kadınları baştan çıkartabileceklerine inanır mı?
- 300 kiloluk bir Harley'nin üstündeki adam çok seksidir. Kendisi için öyle düşünür. Ama 120 kiloluk scooter'ın üstündeki adam hem çok seksi hem de entelektüel, renkli ve eğlencelidir. Kadınlar onu daha hoş bulur. Ama erkek bisikletle doruğa ulaşır. Çünkü aşırı iyi bir bisiklet, bin avroya satın alınabilir. Çok iyi bir spor arabaya 350 bin avro verirsin. 350 bin avrodaki bir köfte, bisiklet üstündeki atletik yapılı adama ve bisikletine hayranlıkla bakar. Yani bin avroluk bir bisiklet, erkeğe müthiş bir seksapel ve yatakta başarı kazandırır. Bunlar sonradan görüp de zengin olmak isteyip, altına araba çeken adamların anlamadığı şeylerdir. Ben bisikletimi lüks mekânlarda valeye veririm.
Sigara için deli rolü yapıyorum
- Programınızda güzel konuklarınıza söz vermediğiniz için küsenler oluyor...
- Profesör, 'Türkiye'de yüzde 80 kaldıramıyor,' diyor. Bu kadar cinayet, dayak, yüzde 80 adamın kaldıramaması yüzünden. Peki, bunun yararı ne olacaktı? 'Aaa benim gibi çok erkek varmış,' diye o gece aralarından biri karısını öldürmeyecekti. Sema Öztürk çıkıyor, 'Bana hiç söz verilmiyor,' diyor. Programda anlatıyorum, 'Seni güzel kadın kategorisinden çağırdık ki bu profesörle beni izlesinler diye.' 'Okan'ı hayatımdan sildim,' demiş. N'olur silme.
- Sigara yasağıyla aranız nasıl?
- Kavgacıyım. Sigarayı yakıyorum ve 'Hemen 69 TL'yi ödemek istiyorum. Lütfen makbuzla bir adam gönderin,' diyorum. O makbuzlu adam bir türlü bulunamıyor. Görevliler, 'Yapma, işimizden oluruz, bak kamera çekiyor,' diyor. Ben de kamera onları mücadele ederken göstersin de başlarına bir şey gelmesin diye, deli rolü yapıyorum.
FiGEN YANIK /Sabah