RÖPORTAJ

Nedim Şener: CIA Nazlı Ilıcak'ın viskili FETÖ toplantılarını biliyor

Gazeteci Nedim Şener, Emre Uslu ve Adem Yavuz Arslan gibi FETÖ'nün medya ayağındakiler için "Bu adamlara gazeteci denmez. Çalıştığı yerlere gazete denmez" dedi.

Nedim Şener: CIA Nazlı Ilıcak'ın viskili FETÖ toplantılarını biliyor
Gülen'in kumpas davalarının mağdurlarından gazeteci Nedim Şener, Sabah gazetesinden İsa Tatlıcan'a konuştu.

Geçtiğimiz günlerde Washington'da Türk Miras Vakfı tarafından organize edilen bir etkinlikte ABD'lilere FETÖ gerçeğini anlatan gazeteci Nedim Şener, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yaşanan süreci ve örgütün geleceğini anlattı. 

İşte o röportajdan bir bölüm:


LİBERALLER ÇARESİZ ENTELEKTÜEL NAMUSLARINI KURTARMAYA ÇALIŞIYOR!

-Türkiye'de liberal çevrelerin bu yaşananlara rağmen FETÖ gerçeğini anlamak istememelerini nasıl okumak gerekir?

Anlıyorlar ama işlerine gelmiyor. Bunları ilk farkeden bir liberal bana aynen şunu demişti: "Onlara karşı tarafsız kalamazsın. Ya seveceksin ya da sana düşman olacaklar." Bilmediklerini zannetmiyorum. Ama artık geri dönüşleri yok. Şimdi yanlışta ısrar ederek entelektüel namuslarını kurtarmaya çalışıyorlar. Bu liberallerin toplumda karşılığı yok. Bir liberal tutuklanınca kaç kişi sokağa çıktı. Ancak devletin ve hükümetlerin onlara verdiği değerle bir karşılıkları var. Türkiye'deki liberallerin FETÖ'nün akıttığı paralarla bir değerleri var.

DİNK CİNAYETİNİN ARKASINDA ONLAR OLDUĞUNU BİLİYORDUM

-Hangi konuya çok fazla vurgu yaptılarsa arkasında FETÖ çıktı. Dink cinayeti de bunlardan biri mi?

Bakın cinayetin iki boyutu. Birinci grupta planlayanlar ikinci grupta bu cinayeti gizleyenler var. İkinci grupta FETÖ'cülerin olduğundan hiç şüphe yok. Hrant'ın öldürüleceğini en iyi onlar biliyor. Cinayetin planlama aşaması hala karanlıkta. Cinayetin planlayıcısı Erhan Tuncel FETÖ'cü istihbaratın adamı. FETÖ bu cinayetle Ergenekon operasyonlarına zemin hazırladı. Soruşturmanın polis ayağı hep gizlendi. FETÖ, Dink cinayeti ile ilgili 3 kitap yazdırdı. Kitapların üçünün amacı da gerçeği bulmak değil gerçeğin üzerine örtmekti. Bana yapılan operasyonun arkasında kim varsa Dink cinayetinin arkasında onlar var.

ABD FETÖ HAKKINDA HER ŞEYİ BİLİYOR

-ABD'de önemli bir etkinliğe katılarak FETÖ'yü anlattınız. Washington Gülen gerçeğini anlayamıyor mu?

ABD çok şeyi biliyor aslında. ABD istihbaratı, CIA ve Beyazsaray kim varsa FETÖ'yü biliyor. Nazlı Ilıcak'ın evindeki viskili FETÖ toplantılarına kadar biliyorlar. Green Card alırken Gülen'in yaptığı hukuksuzlukları da biliyorlar. Türkiye'deki Ermeni ve Yahudi din adamlarından referans mektubu almak istediğini ve reddedildiğini de biliyorlar. Sonuçta karşılarında nasıl bir yapı olduğunun farkındalar.

ABD, FETÖ GİBİ KULLANIŞLI BİR ÖRGÜTÜ SAFDIŞI ETMEZ

-FETÖ ile ilgili herşeyi biliyorlar ama bilmiyormuş gibi davranmak işlerine mi geliyor?

Evet. FETÖ üyeleri dış örgütlerle ilişkilerinde her türlü ihanete çok açık. Bütün dünyadaki yabancı örgütlere enformasyon saçıyorlar. Yürüttükleri operasyonların detaylarını CIA'ya veriyor. ABD, FETÖ gerçeğini biliyor ama kendisi için tehdit olarak görmediği için şimdilik göz yumuyor. 170 ülkede varlar ve ABD çıkarına çalışıyorlar. Böyle kullanışlı bir örgütü ABD safdışı etmez. Genelkurmay Başkanı'nın ofisine dinleme cihazı yerleştirip bunu imamına teslim edenlerle CIA elbette çalışmak ister.

-Siz neler anlattınız?

Ben FETÖ ile ilgili herşeyi anlattım. Bu anlattıklarımı bildiklerini gördüm. Bazı kişiler FETÖ ağzı ile bazı itirazlarda bulundu. Bunlardan biri Alan Makovsky idi. Ona da bunlar FETÖ'nün argümanları ile konuştuğunu söyledim. Mesela Adil Öksüz hakkında Gülen'in neden hiç konuşmadığını sordum.

ADİL ÖKSÜZ KONUŞURSA SİSTEM ÇÖKER

-Fetullah Gülen gibi dünyanın en rahat yalan söyleyen insanı Adil Öksüz ile bir ilişkim yok diyemez mi?

Fetullah Gülen Adil Öksüz hakkında konuşamaz. Konuşursa "bizimle ilgisi yok" demesi lazım. Fetullah Gülen, Adil Öksüz hakkında "artık onu tanımıyoruz" yalanını söylemeyi göze alamaz. Hem kimseyi inandıramaz hem de bu yalan tabanı rahatsız eder. Ayrıca eğer Adil Öksüz örgüt tarafından terkedildiğini hisseder ve konuşursa sistem çöker.

BUNLARA GAZETECİ DEĞİL ÖRGÜT ÜYESİ

-Washington'daki toplantıya FETÖ'cü gazeteciler geldi mi?

Gelmediler, Washington'da toplantıya gelselerdi kendilerini yaptıklarıyla deşifre edecektim. Mesela Emre Uslu veya Adem Yavuz Arslan gelseydi "Adil Öksüz'ü tanıyor musun" diyecektim. Kandırılmaya dünden razı insanlara konuşabilirler ama benim karşımda konuşamazlar. Ben Silivri'deydim bana Zekeriya Öz denilen alçağın göstermediği belgeleri Adem Yavuz Arslan televizyonda gösteriyordu. Çünkü bu belgeleri onlar hazırlamıştı. Şimdi bu sözde gazetecilerle mücadele edilmesini eleştiriyorlar. Dünyanın her yerinde anlatıyorum. Bu FETÖ'cülere gazeteci diyenlere saygım yok. Bu adamlara gazeteci denmez. Çalıştığı yerlere gazete denmez. Kitaplarını basanlara yayınevi denmez. Bunlar bir örgüt faaliyeti içerisinde çalışıyorlar.

-Size kumpas kuranlar gazeteci örgütlerle İstiklal'de basın özgürlüğü yürüyüşü yapmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Evet, geçmişte "bunlar gazeteci değil" diyerek bizim tutuklanmamıza alkış tutanlar şimdi Taksim'deki gösterilere sızarak pankart açıyorlar. Bunlar böyle haysiyetsiz insanlar. Bunları önce birey haline getirmek lazım. Örgütten arındırıp fert haline getirmek lazım. Bunların beyinleri gitmiş.

BATI'NIN HEDEFİNDE ERDOĞAN VAR

-Peki ABD gezinizde Batılı gazetecilerin hedefinde Erdoğan olduğunu söylediniz. Bunu açar mısınız biraz?

Erdoğan nefreti bir seçenek olarak masada duruyor. ABD'nin Suriye meselesinde Erdoğan ile görüş ayrılığında olması da önemli bir etken. Hem Avrupa'da hem de ABD'de FETÖ'nün 2013 yılından bu yana yürüttüğü propaganda bir Erdoğan karşıtlığını getirmiş. Bunu hemen gözlemliyorsunuz. Ama biz 105 gazeteci ile 2011'de tutuklandığımızda ne ABD ne de Avrupa Birliği'nde bir tartışma görmedim. AB Türkiye'deki ifade özgürlüğünden hiç bahsetmiyordu. Çünkü FETÖ o dönemde Avrupa'da ve AB'de bizlerin gazeteci değil terörist olduğumuzu anlatıyordu. O büyük büyük liberaller bizim tutuklanmamızın büyük bir olay olmadığını söylüyordu.

-Türkiye bu konuda yurtdışında neler yapabilir?

ABD ve Avrupa medyası siyasetçilerin tavrından çok besleniyor. Yöneticilerin tavrı değişmeden medyanın tavrı değişmez. Bence darbe soruşturmalarını tartışma yaratmayacak şekilde yürütmemiz gerekiyor.
ÇOK OKUNANLAR