İlker Paşa'nın 'kabul etmediği' soru
Fatih Altaylı ile Murat Bardakçı, Genelkurmay karargahına girdi. Başbuğ ile konuştu...

GAZETECİLER.COM - Hürriyet'in ardından Habertürk de Genelkurmay karargahına girdi.
Fatih Altaylı ile Murat Bardakçı, Genelkurmay Başbakanı Başbuğ ile röportaja birlikte gittiler...
10.30'da girdikleri Genelkurmay'dan 15.05'te çıkmışlar...
Önce çay içip genel konulardan muhabbet edilmiş...
Ardından da röportaj başlamış...
Röportajın ardından da birlikte öğle yemeği yenmiş...
Genelkurmay Karargâhı’nda sergilenen tarihi silahları inceleyip, değerli tablolara bakmışlar...
[photos]
Söyleşiye gelince...
Habertürk BÖYLE REZİLLİK OLUR MU YETER YAHU! sözü ile sürmanşetten verdi...
Elbette röportajın özü TSK'ya yönelik ağır suçlamalar...
Orgeneral İlker Başbuğ, Fatih Altaylı'nın tüm sorularını yanıtlamış...
Ama bir sorusu için "BU SORUNUZU KABUL ETMİYORUM" yanıtı vermiş...
Soru şu;
-Peki askerin moralini bozanlarla savaşınız, Başbakan’ın sözünü ettiği paslaşmayı bozar mı? Orgeneral İlker Başbuğ’un bu sorumdan çok hoşlanmadığını ifadesinden hissettim. Ancak yine de yanıtladı.
Başbuğ'un yanıtı- Fatih Bey, askerin morali sadece benim sorunum değildir. Bu ülkenin sorunudur. O yüzden bu sorunuzu kabul etmiyorum. Morali bozuk bir ordu, ülkenin sorunudur.
RÖPORTAJDAN SATIRBAŞLARI
KARALAMA KAMPANYASI: Silahlı Kuvvetler’de böyle suçlamalar kişisel olmaz. Kurumsal algılanır. Son dönemde özellikle personelle ilgili adli soruşturmalar açıldı. Bazısı soruşturma, bazısı iddianame hazırlama aşamasında, bazısı mahkemeye intikal etmiş durumda. Bütün bu süreçte Deniz Kuvvetleri üzerinde ciddi bir karalama kampanyası var. Bunlar aşırı maksatlı. Kabul ediyorum, bazıları haber sınırında ama bazıları maksatlı. Karalamaya yönelik.
MORAL Mİ BIRAKTILAR: İşte pazartesi günü bir intihar olayı daha var. Bugün siz de buna değinmişsiniz. Bir güvenlik zaafına dikkat çekmişsiniz, askeri personelin izlendiğini yazmışsınız. Evet doğru. Bir nevi komplo. Bir internet olayı var. Biz de olayı inceliyoruz. İntihar eden albayımız, bir emekli generalimizin oğlu, (Aslan Güner, intihar eden albayın, emekli Tümgeneral Nedim Erden’in oğlu olduğunu söylüyor), kendisine rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. Ama biz de bu olayı inceliyoruz. Ama gazeteler sürekli birtakım iddialar, imalar yapıyorlar. Bir kuvvet komutanımızın emir subayı kazada hayatını kaybediyor, buna bile şüphe yükleniyor. Bu moral mi bırakır?
YETER YAHU: Ben hepsini gördüm (iddianame). Yok. Tek bir satır bile yok suikastla ilgili. Eee, ne oldu? Hani bunlar kendi komutanlarına suikast yapacaklardı? Nerede? Aylarca suikast, suikast, suikast. İddianame çıktı işte. Tek satır yok yahu. Tek satır. Ne oldu suikast. Şimdi bana biri bunun yanıtını versin. Hani suikast yapacaklardı komutanlarına. 5. iddianamede, yani konuyla ilgili iddianamede yok. Bunun hesabını kim verecek? Böyle rezillik olur mu? Trabzon’da yaptığım konuşmada açık açık söyledim. İddiayı iyi inceleyin diye. Aylarca suikast diye bağırdılar. Ama şimdi yok. Yokmuş. Eee, ne oldu? Yokmuş. Yeter yahu! Sabrımız taştı diyoruz, siz de soruyorsunuz, “Taşarsa ne olur” diye. Ama işte bunlar sabrı taşırıyor.
Röportajın tamamı için