GÜNDEM

Herkesi ilgilendiriyor! Prof. Kara'dan iyi haberler var tarih de verdi

Posta yazarı Murat Çelik, Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara ile koronavirüste geldiğimiz son noktayı konuştu. Türkiye'nin düzü yakaladığını belirten Kara tarih de verdi.

Pınar Erden
Pınar Erden[email protected]
Herkesi ilgilendiriyor!  Prof. Kara'dan iyi haberler var tarih de verdi

10 Nisan yani ilk sokağa çıkma yasağının ilan edildiği gece herkes kendini sokaklara attı kimse sosyal mesafe kuralını umursamadı. Medyaya yansıya görüntülerin ardından birçok kişi ' O gecenin faturası ağır olacak?' dedi.  Peki denildiği gibi oldu mu? Posta yazarı Murat Çelik, Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara'ya merak edilenleri sordu.

Prof. Kara'dan iyi haberler...

O geceyi hepimiz hatırlıyoruz…

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu görevi bırakma noktasına götüren tartışmalara konu olan 10 Nisan 2020 Cuma gecesi. 31 vilayette, 11-12 Nisan’da sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinin açıklanmasıyla birlikte insanların marketlere, fırınlara adeta hücum ettiği o gece…

O gece itibariyle söyleneni de yine hepimiz hatırlıyoruz. “Bu gecenin sonuçlarını 14 gün sonra göreceğiz” demişti konunun uzmanları. Ve bugün, o geceden sonraki 14’üncü gün.

Korkulan olmadı
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara’yı aradım dün akşamüstü.

Hocam, 10 Nisan’ın üzerinden o iki haftalık süre geçti? Nedir elinizdeki veriler? O gecenin olumsuz etkisi gözlendi mi?

Bu soruya kesin yanıt verebilecek bir veri yok elimizde. Bunun için rakamların bölgesel olarak ayrıntılı incelenmesi gerek. Ama çok büyük bir etkisi olmadan, Türkiye azalmayı sağlamayı başardı diyebiliriz.

Korkulan olmadı yani?

En azından bizi tedirgin edecek türden bir sonuç çıkmadı.

Düzü yakaladık gibi...
Ateş Hocam, tabloya bakıldığında “Gidişat iyi” diyor musunuz?

Türkiye düzü yakaladı gibi görünüyor. Hatta belki de, böyle devam ederse, azalmayı da yakalayacağız gibi görünüyor. Ama bunu söyleyebilmek için bir 4-5 günlük bilgiye daha ihtiyaç var.

“Düzü yakalamak” tabirinizden, o çok sözü edilen ‘pik nokta’yı geçtik anlamını çıkartabilir miyim?

Onu söyleyebilmek için daha, en azından önümüzdeki 4-5 günün rakamlarına da ihtiyacımız var.

Haziran başı
Sizin de telaffuz ettiğiniz bir ‘Mayıs sonu-Haziran başı’ takvimi var gündemde. “Böyle gidersek…” koşuluyla, geçerli mi o takvim?

Geçerli bence. Eğer bu şekilde gidiyorsak, bizim Haziran başında artık kurallarımızda küçük küçük gevşetmelerimiz başlar.

Bilim Kurulu da bu yönde görüş bildirir yani, öyle mi?

Tabii değerlendirmemiz lâzım ama o yönde verecektir diye düşünüyorum.

Normalleşme nereden başlar?
Peki tedbirlerde ilk yumuşamayı nerelerde görürüz?

Rakamlara, verilere bağlı bir konu bu. Gidişatımızı görüp ona göre karar verebiliriz.

‘Normalleşme’den kastınız tam olarak nedir? Her şey bir anda 11 Mart öncesine dönecek değil sanırım…

Tabii ki öyle değil. ‘Normalleşme’ derken, bu basamak, basamak olacak. Mesela ne olabilir? Kafelerin açılması… Ama ilk etapta, oturup içmek değil de, içeceğinizi alıp gitmek şeklinde. Lokantaların belki açılması olabilir. Ama bu da nasıl olur? Kapalı mekanları değil de, restoranların açık kısımları olabilir ilk etapta… Masaların arasındaki mesafenin artırılması, 2 metre gibi olması… Bir masada oturan kişi sayısının sınırlandırılması gibi önlemlerle ancak…

Bu şekilde de olsa, umut var yani…

Gidişatımıza, önümüzdeki dönemin rakamlarına bakıp ona göre karar vermemiz gerekecek.

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar