RÖPORTAJ

Ertuğrul Özkök'ten AK Parti bombası: Yüzde 60 oy alır!

Ertuğrul Özkök, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Hürriyet arasındaki gerilim için "...küs değilim ki barışayım. Erdoğan’a küs olsam bile Cumhurbaşkanına küs olamam. Ülkemin Cumhurbaşkanı o." diyor.

Ertuğrul Özkök'ten AK Parti bombası: Yüzde 60 oy alır!

GAZETECİLER.COM - ÖZEL İÇERİK

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, 20 yıl yaptığı Genel Yayın Yönetmenliği'nden 2009 yılında ayrıldı. Ancak hala medyanın en çok konuşulan, yazdıkları en çok tartışılan isimlerinden biri.

"Yeniden Hürriyet'in başına geçecek" diyen de var, "28 Şubat'ta yaptıkları için hesap verecek" yazan da... Aydın Doğan ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında yaşanan gerilimlerin kaynağı olarak onu gören de var, gerilimi onun çözebileceğini düşünen de...

Medyanın, her zamankinden daha çok Türkiye'nin gündeminde olduğu şu günlerde, tecrübeli ekran yüzü Hande Aydemir, İnternet Haber adına Hürriyet yazarını ziyaret etti.

Uzun bir sohbet ile medyayı, Türkiye'yi, AK Parti'yi, Erdoğan'ı, patronu Aydın Doğan'ı, işsiz gazetecileri, el konulan gazeteleri, hükümete yakın medya ile gerilimlerini, yazmak istediği kitapları, birgün Hürriyet kapanırsa yapacaklarını konuştular... Kısaca pek çok konuda Hande Aydemir sordu, dikkat çeken yorumları ile Özkök yanıtladı.

İşte Özkök röportajının ikinci bölümü:

 

12 EYLÜL DÖNEMİNDE DAHA
ÖZGÜRDÜ GAZETECİLER

HA- Bundan 20 yıl önce de sorsalardı bu soruyu böyle mi yanıt verirdiniz?

EÖ- Ben 12 Eylül döneminde öğretim üyesiydim. Sadece oradan aldığım Asistanlık maaşım vardı. Karım çalışmıyordu. Çocuğum okula başlamıştı. Aldığım para da ayın onbeşinde bitiyordu. İşten atılsaydım evimin kirasını ödeyemeyecek durumdaydım. Ben böyle bir dönemde, rahmetli Bülent Ecevit ile beraber Arayış dergisinde çalıştım. Kendi imzam ile yazılar yazdım. Binanın kapısında bir resmi askeri araç, bir resmi polis aracı, bir sivil polis aracı duruyordu. O dönemde ne fakültemin Dekanı Emel Doğramacı, ne de benim çalıştığım İşletme Bölümü başındaki hocam Profesör Gülay Coşkun bana hiçbir zaman baskıyı yansıtmadılar. Ben orada, yazı yazmaya devam ettim. Beni fakülteden atmadılar. İki cesur kadındı onlar. O dönemde gazeteciler işinden atılmadı. Bir iki isim vardır belki ama, 12 Eylül Askeri rejiminde gazeteciler yazmaya devam ettiler. Gazeteler kapandı ama 1 haftalık kapandı. Milliyet’i kapattılar 1 hafta… Hürriyet’i kapattılar… Ama 1 hafta sonra tekrar yayına devam ettiler. Karşılaştırın arşivlerden, o dönemde Avrupa Konseyi’nden ya da Avrupa Birliği’nden basın özgürlüğü konusunda Türkiye’ye yapılan uyarılar bugünkünden daha azdı. Bunlar gerçekler.

AK PARTİ FABRİKA AYARLARINA
DÖNSE OYU % 60 OLUR

HA- AK Parti’ye geçenler de var ama CHP’den…

EÖ- Vardır tabi. Ertuğrul Günay geçti. Ben sevindim, ama çok eleştirdiler. Keşke kabul etse AKP, açsa kapılarını böyle insanlar gelse. AKP de Türkiye’de de herkesin daha rahat oy verebileceği, benim çevremdeki insanlarında rahatlıkla oy verebileceği bir parti olsa….Neticede vatandaş olarak önümüzde 4 tane parti var: AKP, CHP, MHP, HDP. Bunlardan 2 tanesi daha büyük ve merkezi parti. Vatandaş olarak elimde özgürce seçim imkanı olsun isterim. Bundan memnun değilsem, buna vereyim; bu başaramazsa tekrar buna vereyim. Batıda bir sürü insan böyle davranıyor. Seçmen bazen Sosyal Demokrat Parti’ye oy veriyor, bazen Hristiyan Demokrat Partiye. O parti gidip bu parti gelirse hayatını, hayat tarzını tehdit altında hissetmiyor seçmen. Ama maalesef bizimki gibi ilkel demokrasilerde böyle değil. Bir parti gidip diğer bir parti geldiğinde ‘eyvaahhhhhhhhh. Biz ayvayı yedik şimdi… Bizi kim bilir ne yapacaklar!..’ korkusu başlıyor. Muhalif gazete diye susturuyorsun. Normal demokraside bunlar olmaz. Bunların olmaması, insanlara özgürce tercih ve seçilme hakkı verir. AK Parti bu baskıları uygulamasa, normal demokrat bir parti olarak gitse, söylemi daha yumuşak olsa iddia ediyorum bugün oyu yüzde 60’ın üzerindedir.

HA- Sert mi gidiyorlar?

EÖ- Sert değil, maalesef yok edici gidiyorlar… AKP liberalleşse, gerçek manada 2002’deki fabrika ayarlarına dönse bugün oyu %60’tır.

 

RÖPORTAJIN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN

ÇOK OKUNANLAR