ALKIŞ

Alkışlar Lütfü Oflaz için...

Star’da “Tek tipçilik ölsün ki yeni Türkiye doğsun” yazısıyla alkışlar Lütfü Oflaz için...

Alkışlar Lütfü Oflaz için...
GAZETECİLER.COM-

Önce, Lütfü Oflaz’ın 28.08.2015 tarihli Star’da “Tek tipçilik ölsün ki yeni
Türkiye doğsun” başlığı altında yayımlanan yazısından ir bölüm paylaşalım
sizlerle…

* * *

……. Yeni Türkiye’de tek tipçilik olmamalı.
Eski Türkiye’de dayatmacılık vardı.
Yeni Türkiye’de dayatmacılık olmamalı.
Ta ilkokuldan başlayarak tek tip düşünce tarzı dayatması, tek tip yaşam tarzı
dayatması, tek tip kılık kıyafet tarzı dayatması olmamalı.
Kimse kimseye kendi düşüncesini, kendi yaşam tarzını, kendi kılık kıyafetini
dayatmamalı.
Yeni Türkiye’de “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyenler de “Asım’ın nesliyiz”
diyenler de dayatmacılık yapmamalı.
Yeni Türkiye’de devlet tüm milletin devleti olmalı.
Devlet siyasi fikri, yaşam tarzı ne olursa olsun herkese eşit mesafede durmalı.
Nitekim Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, birkaç gün önce “Devlet içki
içene de içki içmeyene de, başörtüsüz olana da başörtülü olana da açık olacak”
diyerek bu konuya parmak bastı.
Yine birkaç gün önce Milli Savunma Bakanlığı yaptığı yeni düzenlemeyle
orduevlerinin, ordu tesislerinin kapılarını başörtülülere de açtı.
Yeni Türkiye’de dayatmacılık gibi ayrımcılık da son bulmalı.
Devlet kimseye inancından ya da inançsızlığından, doğuştan gelen kimliğinden,
yaşam tarzı tercihinden ötürü ayrımcılık yapmamalı.
Yeni Türkiye’de ayrımcılık gibi yasakçılık da olmamalı.
Malum eski Türkiye’nin kuruluşundan itibaren devlet zihniyetinde yasakçılık
esastı.
Yeni Türkiye’de yasakçılık yasaklanmalı!
Tek tipçilik, dayatmacılık, ayrımcılık, yasakçılık ölsün ki yeni Türkiye doğsun!
Yeni Türkiye tam anlamda özgürlükler ülkesi olsun.…

* * *

Evet…
Altına imzamızı atacağımız bir yazı…
Ve…
Alkışlayacağız da…
Ancak…
Ve önce…
Kısacık bir hatırlatma…
Sıla o muhteşem mitinge “şov” demişti…
Tabii ki milyonlarca yurttaşımız o benzetmeye öfkelendi…
Sıla’yı suçladı…
Bazı belediyeler Sıla ile yaptıkları sözleşmeleri feshettiler (Ki o fesihler yasal
değildir.)…
Oysa Sıla’nın söylemi olsa olsa bir “hata” idi…
Ama sadece “Hata”…
“Suç” değildi yani…
Onbinler, bazen yüzbinler suç işledikleri mahkeme tarafından da sabit görülüp
mahkûm edildiği halde affediliyorsa…
Sıla ve onun gibi pek çok sanatçımızla da barışmak gerektiğini de sanırım Oflaz
yazacaktır…