Kılıçdaroğlu'na bakın kim reklam verdi?

Teke Tek'te Kemal Kılıçdaroğlu vardı.
Merakla oturup baştan sona izledim...
Vasattı...
Programın en ilginç anı...
Saat 22.24 sıralarında ekrana gelen bir reklamdı...
Bilin bakalım reklam kimindi?
Yaptığı düello ile Kemal Kılıçdaroğlu'nun yıldızını parlatan Melih Gökçek'in...
Daha doğrusu Gökçek'in oğluna ait haber sitesinin reklamı...
Çok ilginç bir tesadüf (!) değil mi?

Melih Gökçek'i bilen biliyor...
Mutlaka bu reklamın bir mesajı vardır diyorum ben...
Merak da ediyorum;
Acaba bu reklamla ne demek istiyor?
Senin yıldızını ben parlattım, bak 'ensendeyim' mi diyor?
İlginç değil mi?



Programdan notlara gelince...
Kılıçdaroğlu, ekran yüzü olarak vasat bir lider portresi çizdi.
El hareketi ve sözlerini destekleyen yüz mimiklerinden yoksundu.
Güçlü bir hatip olmadığı zaten herkesin malumu...
Buna karşılık ekranda nispeten daha iyiydi...
Ama "evet" takıntısı çok fena.
Altaylı soru sorarken her cümlenin sonuna bir "evet" ekleyip durdu.

Sorulara verdiği yanıtlar "sığ" kaçtı.
Deniz Baykal'ı küstürmeyeyim derken...
Kendi imajına fena bir çizik attı.
"Ben yeniyim siyasette, acemiyim, yolu yordamı bilmem, Baykal'a mecburen gideceğim danışmaya" manasındaki sözleri ile liderlik "ehliyetine" sahip olmadığını ortaya koydu.
Bir de çok gaza geliyor.
Fatih Altaylı ne dediyse o onayladı.
Altaylı kime salladıysa o da hemen 'tu-kaka' moduna girdi.

Olumlu olarak yansıttığı ise mütevaziliği oldu.
Dingin ses tonu hem avantajı hem dezevantajıydı...
Dürüstlük aşılayan yüz çizgileri...
Abartısız konuşması...
Devlet adamı havası ekran başındakilere geçirdikleriydi... 

Fatih Altaylı'nın hal ve tavrına gelince...
Kemal Kılıçdaroğlu'nu hiç "sıkıştırmadı".
"Al gülüm ver gülüm" havasında bol paslı bir söyleşiye imza attı.
Programın geneli medyada estirilen Kılıçdaroğlu rüzgarının yanında sönüktü...
Uykusuz kalmama değecek bir söz duyamadım...