Artık "rezillik" sözü bile
yetmiyor gördüklerimize...
Kadın programları ile başladı "ar" damarımızdaki
çatlama...
Aile sırları, yatak odası mahremiyeti ekranlardan taştı...
Türk halkı "kol kırılır yen içinde kalır" sözüne
inat açıldıkça açıldı...
Sırlarını saçtıkça saçtı...
| BU REZİLLİKLERİ TEŞHİR
EDECEĞİZ |
|
Gazeteciler.com'da görüyorsunuz bu rezillikleri... Niyetimiz aracı
olmak değil bu "ar"sızlığa ama "görmedik" deyip başımızı
çevirmek de değil yapmamız gereken. Dizilerdeki "öpüşmeye" takan
RTÜK bu "izdivaç" rezilliğine el atana kadar da durmak yok.
Bunun için de adım adım izliyoruz artık bu programları... Her gün
teşhir ediyoruz ve edeceğiz de...
Öyle bir "pazar" haline gelmiş ki bu ekranlar tamamen parsellenmiş
halde.
Şu tabloya bir bakın;
Fox'da Songül Karlı ile Uğur Arslan'ın Su gibi programı
Her gün 2 saat 45 dakika, haftada 12.5 saat ekrandalar.
Esra Erol'da evlen benimle
ATV günde 3.5 saat haftada tam 17.5 saatini ayırıyor bu
programa..
Star'daki Zuhal Topal ile "İzdivaç"... Her gün 4 saat
yayını var, haftada ise 20 saat...
Toplamda haftada 50 saat...
Vahim tabloyu görebiliyor musunuz?
|
Sonra o devran geçti gitti derken...
Bir "izdivaç" furyası sardı ki eskisinden
beter...
Kara mizah gibi halimiz...
80'ininde dedeler ekranda "uçkur" davasının
peşinde...
Evde kalmış kadınlar, evlenip boşanmış dullar "paralı
koca" avında...
Ekrandaki diyaloglar sınırsız bir "ar"sızlığı
sunuyor bizlere...
Kadının sorduğu ilk soru;
-"Ne kadar para alıyorsun" oluyor...
Adam kendini pazarlıyor;
-"Evim de var arabamda... Çocuğuna da bakarım yeterki var
bana..."
Haya da kalmamış kimselerde, utanma da...
Uçkur davası peşindeki adam canlı yayında çocuğunun anasını rezil
edebiliyor bir anda;
-"Karımın aşığı vardı, her gece kapıya
dayanırdı..."
Kadın eski kocasını deşifre ediyor o anda;
-"Beni satmaya kalktı" diye...
"Ar"sız bir İzdivaç bu yapılan...
Bir "karı-koca pazarı" ekranda kurulan...
80'nindeki dede 2 bilezik kaptırmış İzdivaç
pazarından bulduğu ilk kadına...
İkincisi 20 bin TL hesabına nakit para
istemiş dededen...
"Uçkur" davasındaki dede bastırmış parayı;
-"Hadi verdim parayı öpüp, okşayayım seni" diye
dikilmiş gece yarısını kadının tepesine...
Kadın "kart kazı" yolma derdinde...
Çıkıp ekrana rezil etmiş onu cümle aleme;
-"Beni sıkıştırmaya kalktı nikahı basmadan"
diye...
Bundan "ar"sızı olamaz derken...
3 yıl evli bir adam ile nikahsız yaşayan genç
kadın çıktı "koca pazarına"...
-"Ben evlenmek istiyorum" diyerek talip oldu
dedesi yaşındaki adama...
Daha dedeyi göremeden, eski aşığı bastı
stüdyoyu...
Yanında resmi nikahlı karısı ile...
İşte bu son noktaydı...
Artık çatlayacak "ar" damarımız da
kalmadı...