Taraf soruşturmasında gizlilik kararı!
MGK ve MİT’in fişleme belgeleri nedeniyle Taraf’a başlatılan soruşturma için gizlilik kararı verildi.
Taraf Gazetesi'nin yayınladığı Cemaat'i Bitirme Planı
belgelerinin ardından gazete hakkında gizli soruşturma kararı
alındı.
Taraf Gazetesi, Aysun Yazıcı imzalı şu haberle
duyurdu:
Taraf'a gizli soruşturma MGK ve MİT'in fişleme belgeleri nedeniyle
Taraf'a başlatılan soruşturma için gizlilik kararı verildi.
Gülen cemaatini bitirme amaçlı kararların alındığı 2004 tarihli MGK
toplantısına ilişkin belgeleri yayımlayan Taraf gazetesi hakkında,
Başbakanlık, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Milli Güvenlik
Kurulu'nun yaptığı suç duyurusunun akıbeti netleşti. Yetkisizlik
kararıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın İstanbul'a gönderdiği
dosya, TMK 10 Madde'yle Yetkili savcı Abdullah Mirza Coşkun'a
devredildi.
İNCELENMESİNDE SAKINCA VAR
Savcı Coşkun, dosyayı almasının ardından, soruşturma dosyasına
"gizlilik kararı" konmasını talep etti. Savcılık talep yazısında,
"Dosyada bulunan evrakların şüpheliler ve vekilleri tarafından
incelenmesinde sakınca bulunması gerekçesiyle soruşturma dosyasında
bulunan evrakın, müdafi ve suçtan zarar gören vekili tarafından
incelenmesi ve suret alınması hakkının kısıtlanmasına karar
verilmesi talep edilir" dendi.
TMK 3 No'lu hâkimlik, bu talebe olumlu yanıt verdi ve dosyaya
gizlilik kararı koydu. Mahkemenin kararında şu ifadeler yer aldı:
"Şüpheliler hakkında devam eden soruşturma kapsamında,
soruşturmanın özelliği, örnek alınması halinde, soruşturmanın
amacının tehlikeye düşebileceği kanaati oluştuğundan, soruşturma
dosyasında bulunan ve yukarıda belirtilen evrakın soruşturma
süresince müdafii, suçtan zarar görev vekili, şüpheliler tarafından
incelenmesini ve suret alınması hakkının kısıtlanmasına karar
verildi."
Savunma hakkına darbe
TARAF Gazetesi Avukatı Veysel Ok gizlilik kararıyla ilgili şu
noktaları belirtti: Taraf gazetesi yazarları ve sorumlu yazı işleri
müdürüne karşı açılan bu soruşturmada verilen kısıtlılık kararı hem
Anayasa'ya hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırıdır.
Gazetecilerin yaptıkları haberlerden yargılanması ifade özgürlüğüne
büyük bir darbeyken soruşturmanın gizli yürütülmesi ise adil
yargılanma hakkına ve savunma hakkına darbedir. Bu soruşturma bu
sebeple birçok hakkı ihlal etmektedir. Anayasa'nın 36. Maddesi'nde
"Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı
mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile
adil yargılanma hakkına sahiptir" denilmek suretiyle savunma
hakkının Anayasal bir hak olduğu belirtilmektedir. Ancak bu dosyada
verilen kısıtlılık kararı bu hakkın kullanılmasına engel
olmaktadır... Konuya bu açıdan bakıldığında kısıtlılık kararı ile
kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlandığı, kişinin en doğal hakkının
"ne ile suçlandığını bilmesi'' olmasına rağmen kısıtlama kararı ile
Savcılığın buna engel olduğu ortaya çıkmaktadır. Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılama hakkını düzenleyen 6.
maddesinin 3. fıkrasının (b) bendi hükmü "sanık müdafaasını
hazırlamak için gerekli zaman ve kolaylıklarına sahip olmak''
hakkına sahiptir. Silahların eşitliği ilkesi olarak adlandırılan bu
kuralın nasıl uygulanacağı gerek Avrupa İnsan Hakları Komisyonu'nun
ve gerekse de daha sonra oluşturulan Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'nin içtihatları ile ortaya konmuştur. Kendisini ve
haberini savunmak isteyen bir gazeteciye soruşturma dosyasına
erişiminin engellendiği ve dosyada bulunan evrakın birer nüshasının
yargılanan gazeteci alınmasına izin verilmediği haller md. 6/3 ile
birlikte okunduğunda silahların eşitliği ilkesinin ihlali anlamını
taşır. Bu kısıtlılık kararı ile müvekkillerimin savunma hakkı ve
adil yargılanma hakkı engellenmiştir.