Şebnem Bursalı
Yeni Asır
Yeni Asır genel yayın yönetmeni Şebnem Bursalı, bugün
gazetesinde Giresun'daki helikopter kazasında şehit olan
askerlerimizin anısına, TSK'nın şehit meslektaşları ile duyduğu
gururu anlatan çok güzel bir yazı kaleme aldı.
İşte o yazısı ile de günün köşe yazarı olmayı haketti.
Bayram günü hepimizi yasa boğan olay; Giresun'daki elim helikopter
kazası ve 7 şehidimiz oldu elbette. Hangi rütbede olursa olsun her
biri ayrı kahramanlık öyküleri yazan Türk ordusunun
kahramanlarından şehit pilot Yarbay Hilmi Özer'i özel olarak bir
kez daha anmak isterim bu vesileyle. 15 kişinin bulunduğu
helikopterin düşeceğini anladığı anda tüm becerisiyle ağaçların sık
olduğu bir bölgeye inmek için gösterdiği gayret sonucunda 8 kişinin
hayatta kalmasını sağlayan kahraman şehit pilotumuz Yarbay Özer ve
tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz..
Bu acı olayla ilgili bayram münasebetiyle hem siyasi çalışmalar
yapmak hem de aile ziyaretlerinde bulunmak üzere İzmir'e gelen AK
Parti Milletvekili Hüseyin Kocabıyık ile konuşurken çok ama çok
özel bir yaşanmış hikayeyi de öğrenmiş oldum.
Eşi Funda Hanım ile birlikte bayram ziyareti için bir şehit
ailesine giden Hüseyin Kocabıyık, dinlediği olayı anlatırken
birlikte hem çok duygulandık hem bir kez daha kahraman
subaylarımızla gurur duyduk.
BEN GELİRSEM SEN GELİRSEN KİM KORUR BU VATANI
ANNE
2008 yılında Kuzey Irak'ta sınır ötesi kara harekatı yapan Güneş
Operasyonu'nda, terör örgütü PKK'nın attığı füzenin helikopterine
isabet etmesiyle şehit olan Kara Pilot Üsteğmen Gürcan Ulucan'ın
ailesini ziyaretinde Kocabıyık ailesine anlatılıyor bu çok özel
jest. Öncelikle 27 yaşında gencecik pırıl pırıl başarılı bir
üsteğmen iken kahramanca savaştığı sınır ötesinde şehit düşen
Gürcan Ulucan'ın anneciği Nesrin Hanım, babası emekli astsubay
Özcan Ulucan, kardeşi Sevcan Ulucan o büyük acılarına rağmen
evlatlarıyla ne kadar gurur duysalar azdır. O sadece onların evladı
değil, 77 milyonun evladıdır. Öyle kahraman, öyle vatan sevgisiyle
yoğrulmuş bir subaydır ki; annesi Nesrin Hanım'ın "Evladım yeter
artık oralarda görev yaptığın gel artık buralara" demesine rağmen,
"Olmaz annem. Ben gelirsem, o gelirse kim bekleyecek bu vatanı"
diyecek kadar vatanseverdi..
PENCERENİN ÖNÜNDE HELİKOPTER
İşte bu aslan parçasını dünyaya getiren ve yetiştiren, en az onun
kadar vatan sevgisiyle dolu anne babayı, 30 Mayıs'ta evlatlarının
dönem arkadaşı olan pilotlar arar. Efes 2016 tatbikatı için İzmir'e
gelmişlerdir ve her İzmir ziyaretlerinde olduğu gibi şehit
arkadaşlarının emaneti anne babasına uğrayıp el öpmek istediklerini
söylerler.
Gelin hikayenin gerisini baba Özcan Ulucan'dan dinleyelim: 30 Mayıs
günü oğlumun dönem arkadaşları aradı.
Efes tatbikatı için İzmir'e gelmişler ve evdeyseniz ziyaretinize
gelmek istiyoruz dediler. Büyük bir memnuniyetle buyrun gelin
dedik. Bir saat sonra tekrar telefon açtılar; 'Biz geldik, evde
misiniz Özcan Amca? dediler. Evdeyiz, buyrun dedim. Bu sefer de;
'Pencereden bakar mısınız? dediler. Heyecanla hanım, ben ve kızım
pencereye yöneldik ki; bir anda nutkumuz tutuldu. Bizim evimiz 5.
kat ve tam bizim pencerenin hizasında 8 helikopter uçarak sırayla
bizi selamlıyor. Helikopterlerin özel bir selamlama sistemi vardır;
havada uçarken durur, tam senin önüne geldiğinde burnunu hafifçe
aşağı eğer ve seni selamlar. Hepsi sırayla bizleri selamlayıp
geçtiler ve gittiler. Gözlerimiz dolu ama bir o kadar da gururla
selamlarını aldık. Evladımızı, Gürcan'ımızı aslında selamlıyorlardı
onlar. Allah hepsinden razı olsun.."
ÖYLE BİR GURUR Kİ
Şehit üsteğmen Gürcan Ulucan'ın ailesinin Karabağlar'daki evinde,
mahallesinde yaşanan bu muhteşem tablo, bütün komşuların da
alkışları ve gözyaşları arasında yaşandı. Şehidimizin kızkardeşi
Sevcan Ulucan, bu çok özel anları, abisine özlemi ve gururunu şu
sözlerle dile getirdi: "Canım abim. Ne büyük gurur ki; bugün kader
arkadaşların tatbikat dönüşü camımızdan bizleri selamlayıp öyle
döndüler yuvalarına.
Hepsini Rabbim korusun. Keşke birisi de sen olsaydın demekten
alıkoyamıyorum kendimi.
Hasretim.. Allah'ım kavuşmayı nasip et bize, vakti saati
geldiğinde.. Bizleri ayıranlara da ver gazabı.." Ve baba emekli
astsubay Özcan Ulucan'ın sözleri: "Taarruz helikopterlerinin
geçişini gözlerimiz yaş dolu ama bir o kadar da gurur duyarak
izledik.
Onları gördükçe her birinde oğlumu gördüm. Allah onları her türlü
kazadan beladan korusun. Bahtları açık olsun.."
KAHRAMANLAR HİÇBİR ZAMAN ÖLMEZ
İşte sevgili dostlar. Bu vatan neden bölünmüyor bunca düşmana,
düşmanlığa karşı, bu kısacık görüntülerde ve satırlarda gizli bunun
cevabı.
Herkes tarafından bilinir ki; Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bütün
mensupları, şehit olan arkadaşlarının ailelerini asla yalnız
bırakmazlar.
Derler ki; bir evladınız şehit oldu ama bizler de sizlerin
evladıyız ve sizi asla yalnız bırakmayız. 2008 yılında sınır
ötesinde alçak terör örgütünün füzesiyle şehit olan Üsteğmen
Ulucan'ın dönem arkadaşları da, bunun en güzel örneklerinden
birisini sergilemişler. İşte bu kahramanlar sayesinde bu ülke, bu
memleket, bu millet hiçbir zaman ne bölünür ne de düşmanlar
amaçlarına ulaşabilir. Hala anlamayan varsa; onların da canları
cehenneme...