Salih Tuna, Fehmi Koru'nun evinin peşini bırakmıyor!

Yeni Şafak gazetesi yazarı Salih Tuna, Fehmi Koru'ya hediye edildiği iddia edilen evin peşini bırakmayacağını bir kez daha gösterdi...

Yeni Şafak gazetesi yazarı Salih Tuna ahdetti, "FETÖ, Fehmi Koru'ya ev hediye etti" iddiasını unutturmayacak!..

Salih Tuna bugün yine köşesine Fehmi Koru'yu misafir etti, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı'nın verdiği röportajdan yola çıkarak yine "hediye ev"e vardı...

İşte Salih Tuna'nın yazısının ilgili bölümü:

FE'Mİ BEY MAHKEMEYE GİTMEYİ NEDEN KABUL ETMEDİ?

Fe'mi Bey gerçekten de nevi şahsına münhasır bir güzel insan.



Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı (geçenlerde Ayşe Olgun'a verdiği bir mülakatta Zaman gazetesinin kurulma hikayesini anlatırken) Fe'mi Bey'in bana oldukça ilginç gelen bir özelliğini nakledince bu kanaatim pekişti.

Fe'mi Bey yeni bir gazete teklifi kapsamında Nabi Bey'i ayağa kaldırmış. Patronların arasında da Fe'mi Bey'in kankası, halen FETÖ'den tutuklu bulunan Alaeddin Kaya varmış.

Yola çıkmadan evvel de şayet aramızda ihtilaf çıkarsa ne yapalım diye konuşmuşlar.

Nabi Bey'e demişler ki, ihtilaf çıkarsa bizim İzmir'de bir hocamız var, ona sorarız.

Fe'mi Bey de “tamam ben İzmir'deki o hocayı tanıyorum, onun hakemliğine uyarız” demiş.

İzmir'deki hocaları” kim mi?

Kim olacak, Fetullah Gülen.

Neyse anlaşmışlar yola çıkmışlar. Çok geçmeden de aralarında ihtilaf çıkmış. Haliyle Nabi Bey, “hakeme gideceğiz” demiş. Alaeddin Kaya'nın cevabı şu olmuş: “Biz hakeme gittik, sizin hakeme anlatacaklarınızı da biz anlattık. Yine de bizi haklı buldu hakem.” (Hakemi görüyor musunuz, ne olduğu tee o günlerden belliymiş)

Bunun üzerine Nabi Bey, “Yazılı anlaşmayı ihlal ettiğiniz için normal mahkemeye gideceğiz” demiş.

Sonuçta, Nabi Avcı, Mehmet Doğan, Adnan Tekşen mahkemeye gitmişler. Ne ki, Fehmi Koru mahkemeyi kabul etmemiş.

Gerekçesi mi?

Ben onlarla özel bir anlaşma yaptım, en az 4 yıl daha burada çalışmak zorundayım…” demiş.

Aklıma takıldı:

Fetullah Gülen'in, “Fe'mi Bey'e bir ev hediye ettik” şeklindeki iddiası acaba böylesi bir anlaşmaya mı matuftur?