Hayati Yazıcı AYD'de gazetecilerle buluştu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Anadolu Yayıncılar Derneği’nin organize ettiği Anadolu Sohbetleri’ne katıldı.
Anadolu Yayıncılar Derneği’nin Hamamönü’ndeki merkezinde
gerçekleşen kahvaltılı sohbet programına Anadolu Yayıncılar Derneği
Başkanı Sinan Burhan, Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek, Akşam gazetesi
Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı, Habertürk gazetesi Ankara
Temsilcisi Bülent Aydemir, Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet,
Milat gazetesi yazarı Serdar Arseven, İnternethaber.com Ankara
Temsilcisi Hatice Kübra, Akit tv Ankara Temsilcisi Hacı Yakışıklı,
Çay Tv Genel Müdürü Hasan Bakır katıldı.
"Anadolu Sohbetleri" programına katılan Yazıcı, gazetecilerin
gündemle ilgili sorularını cevaplarken "erken seçim" iddialarının
siyaset efsanesine dönüştüğünü belirtti.
"Türkiye gibi bir ülkede seçimler niye erken yapılsın?"
sorusunu yönelten Yazıcı, AK Parti'nin iktidara geldiğinden bu yana
seçimlerin zamanında yapılması konusunda kararlı bir duruş
sergilediğini dile getirdi. Yazıcı, "Erken seçim yapmayı
gerektirecek faktörler olursa elbette zamanında yapacağız diye
inat, ısrar içinde olunmaz. Ama seçimin öne alınmasını gerekli
kılacak hiçbir sebep gözükmüyor. Seçimler zamanında yapılacak."
diye konuştu.
Cumhur ittifakına ilişkin Yazıcı, "Her iki partinin
tabanlarında da ittifak birlikteliğinin bir heyecan oluşturduğunu
gözlemliyoruz. Bizim kongrelerimize onların temsilcileri katılıyor.
Esnaf ziyareti yaparken karşılaşıyoruz. Vatandaşlar, bu ittifakı
önemsediklerini, Türkiye açısından hayırlı sonuçlara vesile
olacağını beyan ediyorlar. Bundan memnuniyet duyuyoruz."
ifadelerini kullandı.
"FETÖ BORSASI SÖYLEMİ
MÜCADELEYİ ZAAFA UĞRATIR"
FETÖ ile mücadeleye yönelik Yazıcı, "Elinizde bir hüner
varmış gibi, elinizi uzatıyorsunuz, çekip hepsini toparlayıp attım
dışarı demeniz mümkün değil. Bu mücadeleyi, hukuk kuralları içinde
çok kararlı bir biçimde sürdürüyoruz. Bu mücadele çok yaygın olduğu
için, değişik kesimleri içerir olması dolayısıyla bazı söylentiler
bize de geliyor, duyuyoruz. Tabii ki bunların çok ciddi olanlarının
üzerine gidiliyor." ifadelerini kullandı.
Yazıcı, "FETÖ borsası" iddialarına ilişkin "Söylenmesinden
önemli, böyle bir şey varsa bunu önleyecek süreçleri devreye
sokmaktır. Böyle bir şeyin kanıtları, bilgileri, belgeleri var
oldukça hükümet, yetkililer, parti duraksar mı burada? Mümkün değil
böyle bir şey. Hepimiz bu konuda hassasiyet içindeyiz.
Hassasiyetten öte teyakkuz halindeyiz."
dedi.
"Borsası kuruldu" gibi söylemlerin FETÖ ile mücadeleyi zaafa
uğratacağını vurgulayan Yazıcı, bunun insanların moralini
bozacağını söyledi. Duyulanların üzerini örtme lükslerinin
olmadığını vurgulayan Yazıcı, "Bize de geliyor. Bakana, hükümete
iletiyoruz. Kendi aramızda konuşuyor, mücadeleyi sıfır toleransla,
hukuk kuralları içinde sürdürüyoruz." ifadelerini
kullandı.
"PARTİ ONA SEYİRCİ
KALMAZ"
FETÖ'nün devlet kurumlardan temizlenmesine yönelik hükümette
bir söz birliği olmadığına ilişkin bir iddia üzerine Yazıcı, "FETÖ
ile mücadelede bu örgütün kullandığı yöntemleri deşifre etmek
suretiyle gelinen noktada çok başarılı olduğumuzu söylemem
gerekir." dedi.
OHAL vesilesiyle FETÖ ile mücadelenin etkin yürütülebildiğini
dile getiren Yazıcı, "Bunların izledikleri yöntemler itibarıyla
kendilerini kamufle edenler, kripto olarak nitelenen kesimler var.
Bir boya dökeceksin de kimse bunlar ortaya çıkacak, böyle bir
yöntem yok." ifadelerini kullandı.
Yazıcı, mücadele için "'Bitti' demek yanlıştır, 'Mücadelede
ivme kaydetmedik' demek de haksızlık olur." yorumunu
yaptı.
AK Partili yetkililerden gelen "FETÖ Borsası kuruldu" söylemi
ile "FETÖ kurumlarımızda temizlendi" söylemine işaret edilerek,
vatandaşların bunu sorguladığının belirtilmesi üzerine Yazıcı,
"Parti içinde demek çok doğru değil. Parti bir bütün. Bizim grup
üyelerimizden bir tanesi gider bir yerde, bir şeyler söylerse parti
ona seyirci kalmaz. Bakanlarla da ilgili hükümet içinde bunlar
değerlendiriliyor, konuşuluyor. Kamuoyu önünde şöyle bir beyan
oldu, ona şu cevap verildi demenin sağlayacağı hiçbir yarar yok."
dedi.
Yazıcı, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'ın ve Başbakan Binali Yıldırım'ın yakın takip içerisinde
olduğunu belirtti.
"KİMSENİN PEŞİNE ISRARLA
DÜŞECEK HALİMİZ YOK"
Saadet Partisi ile ittifak görüşmelerine ilişkin Yazıcı, "Ben
de varım diyen her kuruma bu ittifak alanı açık. Bu açıklığı ifade
ederken, kimsenin peşine ısrarla düşecek halimiz yok."
dedi.
Bu konuların erken konuşulduğunu belirten Yazıcı, bunun için
daha çok zaman olduğunu ifade etti.
Yazıcı, Mart 2019'daki yerel seçimler konusunda partinin
yetkili kurullarında tartışılmış, konuşulmuş bir konu olmadığını
belirterek, "Başarılı olarak seçimden çıkmayı hedefliyoruz. Bu
hedefi sağlayacak hangi unsurlar gerektiyse, hangi elemanları nasıl
konuşlandırmak gerekiyorsa onlar oturulup, tartışılır. Ona göre
inşa süreci gerçekleştireceğiz." şeklinde konuştu.
- "Ankara ölçeğinde bir rahatlık var"
Ankara ve İstanbul'daki belediye başkanlarının
değiştirilmesinin ardından vatandaşlardan geri dönüşlerin nasıl
olduğuna ilişkin soru üzerine Yazıcı, "Bir suhulet, rahatlama var.
Özellikle Ankara ölçeğinde bir rahatlık var." yorumunu
yaptı.
Muhalefetin ittifak kurma çalışmaları kapsamında Abdullah
Gül'ün isminin gündeme geldiğinin hatırlatılması üzerine Yazıcı,
"Onun ülkenin çıkarlarıyla, geleceğiyle ilgili konularda büyük
hassasiyet içinde olduğunu düşünürüm. Dolayısıyla tavrını, duruşunu
ona göre belirleyecektir, kanaatindeyim." dedi.
"BEYNİNİ KÜFÜR ETMEK İÇİN
KULLANIYOR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hatay ziyaretine ilişkin CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirileri hakkında Yazıcı şunları
kaydetti:
"Türkiye'de her salı günü CHP Grubu'nda bir hakaret borsası
var. Bunu kendisine meslek edinmiş. Bir insanın kafasında ya fikir
olur ya küfür olur. Demek ki beyni küfürle dolu. Karıştırıyor da
meseleyi. Cumhurbaşkanımızla alakalı kendisine açılan 250 bin
liralık tazminat davası. 'Ben 5 paralık dava açtım' diyor, onu
hakarete dönüştürüyor. Şunu bilmiyor; tazminat davası açan,
davalıdan tazminat ister. Neyin tazminatını, kendisine karşı
yapılmış hakaretin bedelini ister. Kendisine yapılmış hakaret 5
paralık bir hakaret. Bunu bile kavrayamıyor. Dönüştürüyor,
Cumhurbaşkanı'na hakaret aracı haline getiriyor. Adamın heybesinde
ne küfür çıkıyorsa, küfürbaz bir adam oldu çıktı. Üzüntü verici.
Bir ana muhalefet partisinin genel başkanı proje üretemiyor.
Beynini, küfür etmek için kullanıyor. Beynini iyi şeyler üretmek
için kullanabilirdi. Demek ki ondan yoksun. Bu da Türkiye siyaseti
açısından üzüntü verici."
"PİYASAYA BİR ŞEYLER
OLUYOR"
AK Partili belediyelerdeki değişim sürecinin tamamlanıp,
tamamlanmasına yönelik bir soruya Yazıcı, "Her tasarrufun arkasında
onu gerekli kılan doneler var. İnşallah olmaz ama benzer bir
tasarruf yapmayı gerekli kılan bir şey ortaya çıkarsa biz artık
yapmayacaktık, kalsın, bunu hazmedelim demeyiz. İnşallah olmaz,
olursa da gereğini yaparız." değerlendirmesinde
bulundu.
Türkiye'nin hamleci yaklaşımını çekemeyenlerin varlığına
işaret eden Yazıcı, "Cumhurbaşkanımızın, Türkiye düşmanları
tarafından hedefe alınışının sebebi de bu." dedi.
Yazıcı, Türkiye'nin büyümesinin hazmedilemediğini, ülkeyi
zaafa uğratmak için her türlü enstrümanın kullanıldığını
söyledi.
Kurla ilgili gelişmelerin ardındaki önemli faktörlerden
birisinin bu olduğunu kaydeden Yazıcı, "Piyasaya bir şeyler
oluyor." şeklinde konuştu.
"MECLİS KARAR
VERİR"
OHAL'in uzatılması hakkında bir bilgisinin olmadığını ifade
eden Yazıcı, "Bunu gerekli kılan koşulların ortadan kalkıp
kalkmadığını en yakın bilecek hükümettir. Hükümet, bu sebepler
ortadan kalkmışsa ona göre davranır. Ama kalkmamışsa, devam
ediyorsa Meclise getirir. Meclis karar verir." ifadelerini
kullandı.