Günter Grass öldü Teneke Trampet sustu
1999'da "tarihin unutulmuş yüzünü betimleyen eğlenceli kara masallarıyla" Nobel Edebiyat Ödülü'ne değer görülen Alman yazar Günter Grass 87 yaşında, Lübeck'te tedavi gördüğü hastanede yaşama veda etti.
Geçtiğimiz yıl sağlık sorunları nedeniyle bir daha roman yazmayacağını açıklayan Grass, "Şimdi 86 yaşındayım. Bir romanla daha başa çıkabileceğimi hiç sanmıyorum" demiş ve eklemişti: "Sağlığım, bir roman yazmak için gerekli olan beş-altı yıllık bir projeye başlamama izin vermez." Grass, geri kalan zamanını suluboya resim çalışmalarına ayıracağını belirtmişti.
Nazilere katıldığını itiraf etmişti
1927'de bugünkü Polonya'nın Gdansk (Danzig) şehrinde Alman bir baba
ile Polonyalı bir anneden doğan ve 1945'te Batı Almanya'ya göçmen
olarak gelen Grass, gerek romanlarıyla gerekse politik duruşuyla
pek çok tartışmaya yol açtı. 1959 tarihli büyük romanı Teneke
Trampet'le (Die Blechtrommel) edebiyat dünyasında esaslı bir yer
edineceğinin sinyallerini veren Günter Grass, 2006'da Soğanı
Soyarken'de "İnanmış bir Genç Naziydim ben; faşizmin neferlerinin
arasında uygun adım yürümüştüm" itirafıyla Waffen SS üniformasıyla
savaşa gittiğini de açıklamıştı.
"Edebiyatın milliyeti olmaz"
2010 yılında suluboya resim sergisinin açılışı için İstanbul'a
gelen Grass, "Kültürü, edebiyatı zaptedemezsiniz. Sansüre rağmen
sınırları aşar... Alman edebiyatından değil Alman dilinde
edebiyattan söz etmek doğru olur. Türk dilinde, Kürt dilinde
edebiyat demek doğru olur. Bu ülkelerin zenginliğini gösterir"
demişti.
Persona non grata'ydı
Yunan krizinden Avrupa'yı sorumlu gösteren Europas Schande /
Avrupa'nın Ayıbı şiiriyle şimşekleri üzerine çeken Grass, 2012'de
de Söylenmesi Gereken adlı şiiriyle İsrail'in nükleer politikasının
dünya barışını tehdit ettiğini öne sürmüş; sonrasında İsrail'de
"persona non grata" ilan edilmişti.
Günter Grass; Edward Snowden'ın ortaya çıkardığı Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu'nun (NSA) izleme skandalı hakkında ise "Böyle sürekli gözlem altında tutulan bir insan özgür değildir" diyerek skandalı kınamıştı.
Resim ve heykel eğitimi almıştı
Savaş yıllarından sonra Düsseldorf ve Berlin'de resim ve heykel
eğitimi alan Grass çizimle olan ilişkisini şu sözlerle anlatmıştı:
"Başladığım her metin, her şiir kafamda aynı zamanda bir çizme
eğilimi yaratıyor. Ben aslında romanlarımı yazarken resim, çömlek,
heykel yaparak dinleniyorum. Aynı şeyi şöyle söyleyebilirim: resim,
heykel yaparken de yazarak dinleniyorum; ikisi birbirine kaçış
oluyor. Fakat bunlar sürekli olarak yaptığım işler olduğu için şunu
söyleyebilirim ki çizim yaparken kendimi daha doğrudan ifade
edebiliyorum. Romanlarımı yazarken daha dolaylı, daha yorucu bir
ifade arzu ediyorum. Ama hiçbirisinden vazgeçmek istemiyorum."