Fatih Altaylı: Hürriyet çalışanları satışın şokunda
Habertürk yazarı Fatih Altaylı bugünkü yazısında Doğan medya satışından sonra Hürriyet'ten gelen istifalar için çalışanların şokta olduğunu belirtirken aynı zamanda çalışanlara tavsiyede bulundu.
Doğan Medya'nın Demirören'e satılmasının ardından
dün Hürriyet yazarlarından Melis Alphan istifa etmişti. Fatih
Altaylı istifa beklentilerinin yersiz olduğunu vurgularken
çalışanlara "Ben olsam önce bir
bakarım, yeni patron ne yapacak!" diye tavsiyede
bulundu.
Fatih Altaylı yazarlar ve çalışanların dışında yöneticileri istifa
konusundan ayırırken "Bunun tek
istisnası yönetici düzeyinde olanlardır. Zarafet gereği
istifalarını sunarlar. Kabul edip etmemek yeni sahiplere
kalmıştır." yorumunu yaptı.
İŞTE FATİH ALTAYLI'NIN O
YAZISI
HÜRRİYET Gazetesi çalışanları, ki pek çoğu çok eski
arkadaşlarımdır, yıllarca birlikte
çalıştık, “satışın” şokundalar.
Hiç beklemedikleri anda, birdenbire kendilerini “satılmış” buldular.
Ve satışın ardından onlar ve gazetenin ya da eski Doğan Medya’nın yeni sahipleri hariç herkes konuşuyor.
“İstifa etsinler, kovulsunlar” gibi gazeller okunuyor.
Birincisi, size ne?
İkincisi, Hürriyet eğer bir değerse içindekilerle beraber bir değerdir.
Alıcı istediği gibi davranır.
Değeri artırmak için içindekileri koruyabilir ya da değiştirebilir.
Onun bileceği şey.
Ben Hürriyet çalışanlarının istifa etmeleri gerektiğini düşünmüyorum doğrusu.
Ben olsam önce bir bakarım, yeni patron ne yapacak!
Beni olduğum gibi mi isteyecek yoksa beni olmadığım bir şeye dönüştürmeye mi kalkışacak.
Yapmayacağım bir şey istenirse o zaman istifa ederim ya da kovulurum zaten.
Bunun tek istisnası yönetici düzeyinde olanlardır.
Zarafet gereği istifalarını sunarlar.
Kabul edip etmemek yeni sahiplere kalmıştır.
Normali budur, hariçten gazel okuyanların söylediği değil.
Üstelik, Hürriyet bunu geçmişte de yaşadı.
Erol Simavi sattı, Aydın Doğan aldı.
Erol Bey’in yayın yönetmeni yaptığı Ertuğrul Özkök istifa etmedi.
Yazarlar da etmediler.
Tam aksine hepsi yeni patronla yıllarca çalıştı.
Ertuğrul Özkök 19 yıla yakın bir süre Aydın Doğan’la çalıştı mesela.
Oktay Ekşi biraz daha az, Emin Çölaşan ondan da daha az.
Şimdi de gerekmez.
Gerektiği zaman zaten gidilir.