Erdoğan Demirören

Biliyorum...
"Yahu daha henüz satmamışken nasıl kazanır?" diyeceksiniz...
Evet...
Henüz ortada bir satış yok...
Ama burası Türkiye…
Bu ülkede "Niyet" bile yargılanıp hapse atılır, müebbet hapse mahkûm edilirken; bir satış niyeti neden takdir edilmesin?..
Af edersiniz...
Birden konuya girdim...
Kimin niçin kazanacağını unuttum...
Efendim...
Erdoğan Demirören Milliyet ve Vatan gazetelerini satmak için görüşmelere başlamış...
Yani niyetin ilerisine geçmiş...
Peki henüz satmadığı halde neden kazanmış?..
Çünkü...
Satın alması hataydı...
Aldıktan sonra bilhassa Milliyet'in ilk sahiplerinin mirasçısı iki kardeşe (Ali, Ömer Karacan) kazık atması bir başka hatası olarak kabul edildi...
Derken İmralı zabıtlarını yayımlayıp müthiş gazetecilik başarısı gösteren ekibine sahip çıkmak yerine hepsini kovdu...
Ve...
Sonra da Başbakan'dan telefonda yediği fırça yüzünden hüngür hüngür ağladı...
Hâsılı...
Bir medya patronu olarak dik durmayı başaramadı...
Şimdi ise başına açtığı bu belâlardan kurtulmak için adımlar attığını öğrendim ve yaklaşık 40 yıldır tanıdığım, saygı duyduğum Erdoğan Demirören adına sevindim.
İnanıyorum ki başaramadığı bu gazete patronluğundan kurtulmayı kafasına koyduğu andan itibaren hep kazanacaktır...