Doğan Holding'den faili meçhul röportaj!..

Grup yöneticilerine yönelik FETÖ operasyonları için yazılı açıklama yapan Doğan Holding, bu sefer yapanı/soru soranı belli olmayan bir röportajla iddialara bir kez daha cevap verdi.

Doğan Holding'in Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu ile başlayıp Erem Yücel ve Yahya Üzdiyen ile devam eden FETÖ operasyonları için hep yazılı açıklama yaptı...

Ancak bu sefer ilginç bir yöntem seçti FETÖ konusunda savunma yapmak için...

Hürriyet gazetesinde bugün ilginç bir röportaj vardı...

Röportaj yapılan kişi Doğan Holding Kurumsal İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ahter Kutadgu idi...

Ancak röportajı yapan belli değildi...

Haber soru-cevap şeklindeydi ancak soruyu soran ortada yoktu...

Röportajın başlığı da Kutadgu'nun ağzından değil de Doğan Holding'in ağzından seçilmişti...

İşte Hürriyet'teki o faili meçhul röportaj...

“FETÖ İLE İLİŞKİLENDİRİLMEMİZ AKLA, VİCDANA SIĞMIZ”

Doğan Holding Kurumsal İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ahter Kutadgu gözaltına alınan holding yöneticileri Erem Yücel ve Yahya Üzdiyen konusunda “Arkadaşlarımızın hukuka, yasalara aykırı hiçbir eyleminin olmadığına inanıyoruz. Adaletin bir an önce tecelli etmesini bekliyoruz. Doğan Grubu’nu FETÖ ile ilişkilendirmek akla, vicdana sığmaz” dedi.

Ahter Kutadgu’ya yöneltilen sorular ve kendisinin yanıtları şöyle: 

SORU: Son günlerde bazı gazeteler ve televizyon kanallarında “Doğan Holding ile ilgili soruşturma derinleştirildi” şeklinde yayınlar var. Bunlara ne dersiniz?

KUTADGU: Biz bu haberleri ve yorumları görmekten çok üzgün ve rahatsızız. Hele hele Türkiyemizin dört bir koldan terör belasıyla uğraştığı, yüzlerce şehit verdiğimiz bir ortamda bu gibi mesnetsiz suçlamalara maruz bırakılmak bizi daha da üzüyor. Sanırım yargıyı etkilemeye çalışıyorlar. Daha önce tutuklanan Ankara temsilcimiz Barbaros Muratoğlu ve şimdi gözaltında bulunan yöneticilerimiz Yahya Üzdiyen ve avukat Erem Yücel arkadaşlarımız ile ilgili suçlama ve iddialar bize göre açık bir haksızlıktır.

SORU: Niçin böyle?

KUTADGU: İddiaların temeli şu. “Siz FETÖ’cü avukatlarla görüşüp, onlara vekaletname vermişsiniz. Bu şekilde yargıyı etkilemeye çalışmışsınız.” Şimdi teker teker hepsine cevap verelim.

FETÖ’cü oldukları 15 Temmuz 2016’dan sonra ortaya çıkan avukatlarla 2012 yılında danışmanlık hizmeti için sözleşme yapmışız. Biz yüzlerce avukatla çalışıyoruz. Bunlar barolara kayıtlı, avukatlık yapma lisansları olan kişiler. O dönemde bu avukatlarla ilgili herhangi bir şaibe veya suçlama yok. Mesleklerini açıkça icra ediyorlar. Biz sadece hukuki mütalaa veya hizmet alımı yaptık. Kaldı ki 2012 yılında FETÖ’nün hukuk yapılanması diye bir kavram ortada yok. Hatta o tarihte “FETÖ” kavramı dahi yok.

Bu dönemde bizim çalıştığımız yüzlerce avukattan şimdi bazıları FETÖ’cü olarak yargılanıyor. Bizim bu avukatlardan da hizmet aldığımız doğrudur. Söz konusu avukatlarla ilişkimiz 2014 yılında sona ermiştir. Bu avukatların takip ettikleri davalar halen de devam ediyor ve diğer avukatlarımız tarafından takip ediliyor.

FETÖ’cü olmaktan tutuklanan avukatlar vasıtasıyla yargıyı etkilediğimiz veya etkilemeye çalıştığımız iddiası da bu nedenle tamamen saçmadır.

Şimdi ben soruyorum. Biz bu avukatlarla 2012-2014 arasında çalışmışız. Aynı dönemde hangi kurumlar ve kişiler bu avukatlarla çalışmış? Bunların hepsi mi takip ediliyor, hangileri gözaltına alınmış yoksa sadece bizim arkadaşlarımız mı? Bunu anlamak mümkün değil.

SORU: Şu anda beklentiniz nedir?

KUTADGU: Doğan Grubu 60 yıllık, ülkemizin en köklü kurumlarından biri. Böylesine köklü bir grubun FETÖ ile ilişkilendirilmeye çalışılmasının akla da vicdana da sığmayacağını tüm kamuoyunun kabul ettiğine inancımız tamdır. Biz arkadaşlarımızın hukuka, yasalara aykırı hiçbir eylem ve işlemleri olmadığına inanıyoruz. Arkadaşlarımız ve aileleri acı çekiyor. Büyük bir mağduriyet yaşıyorlar. Biz de gerek Doğan ailesi gerekse Doğan Grubu ve 15 bini aşkın çalışanı olarak büyük üzüntü içindeyiz. Adaletin bir an önce tecelli etmesini bekliyoruz. FETÖ davalarının sulandırılmasının devletimizin yürüttüğü mücadelenin yurtiçi ve yurtdışı inandırıcılığını etkilemesinden endişe ederiz. Çünkü sorumluların hak ettikleri cezalara çarptırılması gerektiğini düşünüyoruz. Devletimizin FETÖ yapılanması ile mücadelesini destekledik ve destekliyoruz. Bizi FETÖ’cülükle suçlamak gerçekten son derece ağır, akıl ve vicdana sığmayacak bir ithamdır.