Cem Küçük'ten olay yazı: 'Sokaklarda Arap görmek istemiyorum' diyen sanatçı bozuntularından...
Taksim'deki yeni yıl kutlamaları sonrası Suriyeliler tartışması yeniden başladı. 'Göç dünyayı değiştirir mi? Göçmenler gittikleri yere ne katar?'diye soran Cem Küçük, yaşanan son olaylara dikkat çekti.
Bizde Suriyeliler konusunda ırkçılık yapıldığını söyleyen Türkiye yazarı Cem Küçük, ""Sokaklarda Arap görmek istemiyorum" diyen sanatçı bozuntularından, bir Suriyeli suç işlediğinde bunu tüm Suriyelilere mal edenlerin kafa yapısı oldukça sorunlu. Hâlbuki iyi incelenirse göç bir ülke için çok faydalıdır." dedi.
BBC'nin dergisinde göç konusuna ilişkin bir derleme yapıldığını belirten Küçük . konunun uzmanlarının göç eden insanların yerleştikleri ülkelere ne kattıklarına ilişkin değerlendirmelerinden bir bölümü köşesine taşıdı.
Göç dünyayı nasıl değiştirdi?
Bugünlerde Suriyeliler dolayısıyla göç konusu yeniden tartışmaya
açıldı. Gerçi bizde tartışma olmuyor. Doğrudan ırkçılık yapılıyor.
"Sokaklarda Arap görmek istemiyorum" diyen sanatçı bozuntularından,
bir Suriyeli suç işlediğinde bunu tüm Suriyelilere mal edenlerin
kafa yapısı oldukça sorunlu. Hâlbuki iyi incelenirse göç bir ülke
için çok faydalıdır.
Ülkemizde ve dünyanın başka yerlerindeki Suriyeliler savaştan
canlarını kurtarmak için başka yerlere göç ettiler. Esad'ın
bombalarından canlarını kurtarmak için kaçan insanlara niye
savaşmıyorsun diye soranları bile gördük. Irkçılık bu topraklarda
yok denecek kadar azdır. Ancak son olaylarla bazılarında bu damarın
var olduğunu görmek çok acı.
Peki göç dünyayı değiştirir mi? Göçmenler gittikleri yere ne katar?
Bu tür bilimsel çalışmalara, makalelere bakmakta fayda var. Bizde
işin ciddi olarak ne getirip götürdüğüne bakan, araştıran yok.
Dünya bizim gibi değil.
BBC'nin World Histories isminde nefis bir dergisi var. Bu derginin
2018 Ağustos/Eylül sayısı göç konusunu masaya yatırmış. Ne zamandır
bu konuya değinecektim ama işlerin yoğunluğu ve iç gündemin aşırı
fazlalığından bir türlü fırsatım olmadı. BBC World Histories "Göç
dünyayı nasıl değiştirdi? (How has migration changed the world?)"
başlıklı makalesinde nefis bir derleme yapmış. Dünya tarihi boyunca
insanlar başka kıtalara göç ettiler, okyanusları geçtiler,
savaşlardan, idamlardan kaçtılar, köle olarak satıldılar. Konusunun
8 uzmanı, göç eden insanların yerleştikleri ülkelere ne
kattıklarını ve arkalarında bıraktıkları toprakları değerlendirmiş.
Ben de bunların 6'sını derledim:
***
Robert Garland-New York Colgate Üniversitesi'nde Klasik Çağ
Profesörü
"Hem Eski Yunan hem Roma medeniyetleri büyümelerini ve
imparatorluklarını uzun süre sürdürmelerini göçe borçlular."
Yunanlılar ve Romalılar yerlerinden edilmiş insanların
hareketleriyle ayakta kaldılar. Romalıların demografik olarak hızla
büyümeleri yabancıların akınıyla oldu. Roma'nın ilk kralı Romulus
Capitole Hill'e şöyle yazdırmıştı: "Yeni fırsatlar aramak için
komşu toplumlardan kaçan kimi köle insan kalabalıklarının
anısına."
Yunan medeniyeti nüfusu başka yerlere göç etme arzusunda olduğu
için yayıldı. Romalılar ise dışarıdan göçmen kabul ettiği için
büyüdü. Yani hem Eski Yunan hem Roma medeniyetleri büyümelerini ve
imparatorluklarını uzun süre sürdürmelerini göçe borçlular.
Jessica Gibbs-Aberystwyth Ünivesitesi'nde Öğretim Görevlisi
"18. yüzyılda bağımsız bir ülke olarak kurulduğu günden beri
Amerika milyonlarca göçmene ev sahipliği yaptı ve onların
hayalindeki yer oldu."
Göç Amerika'nın dış politikasını belirledi. Bill Clinton döneminde
Kuzey İrlanda barış süreci İrlandalı-Amerikalılarla alakalıydı,
tıpkı 19. yüzyılda İrlanda bağımsızlığını savunan Amerikalılar
gibi.
Soğuk Savaş döneminde Amerika'nın dışa açık politikası sahip olduğu
göçmen orijinliler sayesinde dış politika lobilerinin gelişmesini
cesaretlendirdi. Bunun en tipik örneği Amerika'daki
Kübalılardır.
Sumita Muhherjee- Bristol Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim
Görevlisi
"20. yüzyıldaki anti-kolonyal ve evrensel insan hakları konusunda
verilen mücadeleler göçmenler tarafından belirlenmiştir."
Göç 18. ve 19. yüzyılda Avrupa imparatorluklarını ve emperyal
fetihlerin yapısını belirlemiştir. Avrupa'daki kolonyal yetkililer,
askerî görevliler, tüccarlar, misyonerler ticaret, fetih ve
yerleşmeyle dünyanın çeşitli yerlerini kolonileştirerek göçe dâhil
olmuşlardır. Ama göç aynı zamanda imparatorlukların dağılmasına da
katkı sağlamıştır. 20. yüzyıldaki anti-kolonyal ve evrensel insan
hakları konusunda verilen mücadeleleri göçmenler tarafından
belirlenmiştir. Asya ve Afrika'daki kolonyal karşıtı hareketlerin
çoğu lideri politik kariyerlerine Avrupa ve Amerika
üniversitelerinde başlamıştır. Kwame Nkrumak Gana'da, Jomo Kenyatta
Kenya'da, Jawarhal Nehru Hindistan'da milliyetçilik hareketlerini
başlatmıştır.
David Abulafia-Cambridge Üniversitesi'nde Akdeniz Tarihi Emeritus
Profesörü
"İnsanlar ne kadar çok karışırsa şehirler ekonomik ve kültürel
olarak daha çok gelişir."
Neticede hepimiz göçmeniz. Nazilerin "sırf ırk" tezinin hiçbir
geçerliliği yok. İnsan genomuna dâhil araştırmalar hepimizin
karıştığını ortaya koyuyor. Alman işgalcilerin varışı 5. yüzyıldaki
krallıkların eski politik, sosyal ve ekonomik düzeni
değiştirmiştir. Bunun sonucunda Fransa'daki Franklar,
İngiltere'deki Anglo Saksonlar gibi bugünkü gruplar oluşmuştur.
Fenikelilerin gümüş ve bakırı Orta Doğu'dan taşımaları Kuzey
Afrika'yı canlandırdı ve Tunus yakınlarındaki Kartaca'nın ortaya
çıkmasını sağladı.
Meleisa Ono-George -Warwick Üniversitesi'nde Karayipler Tarihi
Öğretim Görevlisi
"Berbat şartlarda çalışan köleleştirilmiş insanlar İngiltere'nin
sanayileşmesi ve bireysel refahta en itici güçtü."
Anglo-Karayip göçü sadece Avrupa ya da Afrika'da olmadı. 1834'te
İngiliz Karayipleri’nin durması sonrası tarımcılar Asya'dan da işçi
aradılar. Hindistan ve Çin'den insanlar 19. ve 20. yüzyılda
çalışacakları tarım fabrikalarının olduğu yerlere göç ettiler. İşte
bu tür göçler büyük oranda demografik yapıyı değiştirdi ve diaspora
toplumların ortaya çıkmasına vesile oldu. Bu toplumlar da kültürü,
fikir dünyasını ve refahı geliştirdi.
.
James Evans-Emigrants (Gurbetçiler) Kitabının Yazarı ve Tarihçi
"Kuzey Amerika'ya 'daha canlı' İngilizlerin varışı dünya için çok
olumlu bir gelişmeydi."
Hemen her konuda farklı görüşlere sahip Otto von Bismark ve Winston
Churchill bir konuda hemfikirdi: Dünya tarihindeki en önemli
gelişme Kuzey Amerika'nın İngilizce konuşmasıdır. Sanırım ikisi de
haklıydı. Buna ek olarak ABD de İngilizce konuşuyor ve İngiliz
kanun ve kültürü belirleyici role sahip. 17. yüzyılda Amerika'ya
göç eden yüz binlerce kadın, erkek, çocuk İngiliz göçmenin dünyayı
nasıl değiştirdiğine bu bile büyük bir
örnek...