Cem Küçük'ten çarpıcı iddia: Ne tweetler atılmış bakılıyor!
Türkiye yazarı Cem Küçük, Gezi kalkışmasına, 17-25 Aralık' a destek veren ve FETÖ argümanlarını kullanan herkesin bedel ödeyeceğini söyledi. Küçük, "Ülkemiz pisliklerden arınacaktır." ifadelerini kullandı.
Osman Kavala’nın tutuklu bulunduğu Gezi Parkı eylemlerine ilişkin soruşturma kapsamında, Can Dündar ile oyuncu Mehmet Ali Alabora hakkında da yakalama kararı çıkartılmıştı. Türkiye yazarı Cem Küçük bu olayın daha da genişleyeceğini iddia etti. "Gezi’de aktif rol oynayıp insanları sokağa çağıran ve köşelerinden Cumhurbaşkanımız Erdoğan devrilsin diye çağrı yapanlar da gözaltına alınacak." diyen Küçük, Gezi'de kimlerin neler yazdığını ve ne tweetler attığına bakıldığını söyledi.
Hadi Gezi’yi, 17-25’i,
PKK’yı şimdi savunun da görelim!
Hem FETÖ hem PKK ve diğer tüm terör örgütleriyle dişe diş korkmadan
mücadele eden İstanbul Cumhuriyet Başsavcımız İrfan Fidan, Gezi
üzerinden hükûmeti yıkmak isteyenlerle de büyük bir mücadele
veriyor. Osman Kavala tutuklu. Mehmet Ali Alabora ve Can Dündar
için de tutuklama kararı çıktı. Aldığım haberlere göre bu olay daha
da genişleyecek...
Gezi’de aktif rol oynayıp insanları sokağa çağıran ve köşelerinden
Cumhurbaşkanımız Erdoğan devrilsin diye çağrı yapanlar da gözaltına
alınacak. Yakıp yıkanlar, seçilmiş meşru hükûmeti sokaklar
üzerinden yıkmak isteyenler hukuk önünde bedelini ödeyecekler.
Artık hukuk adamlarımız 27 Mayıs öncesi olduğu gibi gençliği sokağa
çağıranların iyi niyetli olmadığını biliyorlar ve işi şansa
bırakmayacaklar.
Gezi’de kimler ne yazmış, ne tweetler atılmış hepsine bakılıyor.
Bize bir şey olmaz diyenler Sırrı Süreyya Önder ve HDP’lilere iyi
baksınlar. Sırrı da böyle atıp tutuyordu. Sırtını PKK’ya dayamış
meydan okuyordu. O da bize “yav gardaşım, bunlar kim” diye atıp
tutuyordu. Bana bir şey olmaz havasındaydı. Şimdi 2 yıl içeride
yatacak. Bazı dizi oyuncuları, gazeteci, akademisyenler Gezi’de
yaptıklarının bedelini ödeyecekler. Hepsi “medeni ölüm"e mahkûm
edilecek. Barış imzacıları, yani PKK destekçileri de zamanında
böyle diyordu.
16 Ocak 2016’da aynen şöyle yazmıştım: “Bir aydın çıksa ve ‘PKK
terör örgütünü lanetliyorum ama bağımsız Kürdistan kurulmasını
istiyorum’ dese, bu fikir özgürlüğüdür. Peki terör örgütüne bu
kadar açık destek veren aydınlara karşı ne yapmak gerekir? Tıpkı
Batı’daki gibi 'medeni ölüm' mekanizmaları kurmak gerekir. Yani
savcılar işe el atmadan üniversiteler hemen o akademisyenlerin iş
akdini feshetmeli. O kişiler bir daha iş bulamamalı ve kariyerleri
bitmeli. Medyaya çıkamamalı ve toplum da onları otomatik olarak
dışlar.” Geçenlerde Gazete Duvar’dan Nur Betül Çelik bu
yazdıklarımı hatırlatmış ve “adam haklı çıktı” demiş. Ciddiye
almadığımız her şey oldu diye itirafta bulunmuş.
Elbette daha bitmedi. 6-7 Ekim 2014’ten 1 Kasım 2015’e kadar PKK’yı
destekleyen, ekranlarda PKK propagandası yaptıranlara da sıra
gelecek. Şaka sanıyorlar, bir şey olmaz diyorlar ama bu dediklerim
de çıkacak. Aynen 17/25 Aralık’a destek veren medya, akademisyen ve
diğer sivil toplum kuruluşlarına sıra geleceği gibi. Hepsinin
çalışmaları yapılıyor. Sadece zamanı bekleniyor. Hiçbir şeyin
acelesi yok.
Bu ülkede seçilmiş hükûmetleri sokak üzerinden, emniyet-yargı
üzerinden, PKK-HDP üzerinden devirmek isteyenler yargılanacak ve
“medeni ölü” olacaklar. Bu kadar basit. İsterseniz iddiaya girelim,
var mısınız?
Fransa şu an yangın yeri. Sarı Yelekliler, başta Paris olmak üzere
hemen her yerde gösteriler yapıyorlar. Bazı çapulcu sürüsü de
dükkânları yağmalıyor. Çapulcu her yerde çapulcu. Fransa devleti şu
ana kadar 1000’den fazla kişiyi gözaltına aldı. Fransa’ya bakıp iç
geçiren, Gezi’ye özlemle bakanlar neredesiniz? Sıkıysa şimdi Gezi
güzellemesi yapın da görelim. Hadi ne kadar delikanlısınız. Fikrini
sonuna kadar savunanlardan mısınız yoksa zoru görünce kaçanlardan
mı? Yemiyor değil mi?
Osman Kavala için köşelerinden övgü düzenler, ne suçu var diyenler,
bağlantılarınızı biliyoruz. Özel görüşmeleriniz biliniyor. O kadar
adam tutukluyken sadece Kavala’ya özgürlük istemenizin sebebi,
hukuka bağlı olduğunuzdan değil aynı haltı sizler de yediğiniz
için. Ahmet Altan, Şahin Alpay, Mümtazer Türköne gibiler serbest
kalsın derken de gerçekten onları düşündüğünüzden değil 17-25
Aralık’ta aynı suçu sizler de işlediğiniz için böyle davrandınız.
Yoksa sizlerin özgürlük, hukukun üstünlüğü gibi dertleriniz yok.
Amacınız kendinizi kurtarmak ama kurtaramayacaksınız.
“Galiba devrim oluyor” diyenler, “Erdoğan kışa iktidardan iner”
diye umanlar, “17-25 Aralık’ta FETÖ’ye bel bağlayanlar”, “Ekonomi
batsın” beklentisi içindekiler, “PKK terör örgütü değil” diyenler
çıkın ortaya! Sizleri meydanlara bekliyoruz. Aldığınız ağır
yenilgi, acı mağlubiyet sizi fikrinizden döndürmesin...
Özetlersem, İstanbul Cumhuriyet Başsavcımız İrfan Fidan ve ekibi
hukukun gereklerini yerine getirmek için sonuna kadar gidecek. Gezi
kalkışmasına destek veren herkes bedelini ödeyecek. 17-25 Aralık’a
destek vermiş ve FETÖ argümanlarını kullanan herkes bedelini
ödeyecek. 17-25 Aralık 2013 öncesi Fetullah aleyhine söylenen tüm
sözler DEVLET nezdinde çöptür ve hiçbir anlamı yoktur. Mühim olan
17-25 Aralık’tan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yanında
durup durmadığınızdır. 6-8 Ekim 2014 kalkışmasından sonra PKK terör
örgütünün siyasi kolunu destekleyen herkes bedelini ödeyecek.
Böylece ülkemiz pisliklerden arınacaktır.