Cem Küçük'ten Ayşe Arman'a: Hali içler acısı
Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük, bugün köşesinden Ayşe Arman'ın Instagram paylaşımını hatırlatarak "Hürriyet markası ile âdeta maytap geçen, “Hâlâ Hürriyet alan var mı?” gibi ucuz mesajlar yazan Ayşe Arman" ifadelerini kullandı.
Hürriyet yazarı Ayşe Arman Instagram hesabından Hürriyet gazetesiyle ilgili paylaşımda bulunmuş ve tepki çekmişti. Cem Küçük bugün köşesinden Ayşe Arman'ın bu paylaşımı için "hali içler acısı" dedi.
Cem Küçük, "Hürriyet markasının üzerinde görüp tuhaf paylaşımlar
yapan Ayşe Arman’ın hâli içler acısıdır. Instagram hesabında kendi
gazetesi Hürriyet markası ile âdeta maytap geçen, “Hâlâ Hürriyet
alan var mı?” gibi ucuz mesajlar yazan Ayşe Arman âdeta, “Beni bu
gazeteden gönderin” diye bağırmaktadır. Bu yapılan aynı zamanda
Demirören Ailesi’ne yönelik büyük bir saygısızlıktır. Ama tüm
bunlar medyada yapılan devrim sürecinin gelip geçici
sendromlarıdır." ifadelerini kullandı.
Cem Küçük aynı zamanda Cüneyt Özdemir'in de yeni dönemde
CNN Türk ekranlarında olmayacağını iddia etti.
İŞTE CEM KÜÇÜK'ÜN O
YAZISI
11 ayın sultanı kutsal ramazan ayını idrak ettikten sonra Ramazan
Bayramı’na da şükür ki ulaştık. Tüm mümin kardeşlerimin bayramı
mübarek olsun. Biz bu ülkenin Müslümanları için inşallah 24 Haziran
2018 gecesi de başka bir bayram olacaktır ve saat 21.00’de bu iş
bitecektir. 22 Mart 2018 medya devriminin devamı da 24 Haziran 2018
siyasal devrimi olacaktır. Sevgili okurlarım iyi biliyor ki 22 Mart
medya devrimi ile ilgili ne yazdıysam doğru çıkmıştır, çünkü ben bu
konuyu derinlemesine öğrenmeden ve araştırmadan yazmıyorum.
Geçtiğimiz salı günü itibarıyla Şirin Payzın’ın görevine son
verildiğini de medya camiası benden öğrendi. Nitekim aylar önce
Şirin Payzın’ın gönderileceğini nezaketle yazmış ve kendisine de
Halk TV’yi önermiştim. Geçen haftaki yazımda da hem Ahmet Hakan ile
Tarafsız Bölge’nin hem de Şirin Payzın ile Ne Oluyor’un 2018-19
sezonunda ekranlarda olmayacağını yazmıştım.
Şirin Payzın ise kendisinin Demirören Medya ile ilişiğinin
kesildiği gün komik bir algı operasyonuyla malum internet sitesine
“Payzın kovulmadı, sadece izne ayrıldı” gibi uydurma haberler
yaptırarak kendini tatmin etme yoluna gitmişti. Ben bunların bu
zillet durumuna düşmesine ve âdeta el âleme maskara olmalarına
gerçekten üzülüyorum. Oysa ben bu köşede defalarca, “Arkadaşlar
gelin şerefinizle istifa edin ve tazminatlarınızı alarak yeni bir
hayata başlayın. Yoksa en nihayet teneke bağlanarak ve madara
olarak kovulacaksınız. Kendinizi bu rezil duruma düşürmeyin” diye
yazdım. Ama benim iyi niyetli ve nazik uyarılarımı dinlemeyip
şizofrenik şekilde kendilerini güçlü ve önemli zannetmeye devam
ettiler...
22 Mart depremi olduğundan beri özellikle de malum internet
sitesine yaptırılan bu uydurma haberlerle ve yazdırılan yalan
yazılarla başlarına geleni örtmeye çalıştılar. Herkesi kendilerine
güldürdüler. Mesela ben, “Aydın Doğan ile ismi aşırı özdeşleşmiş
Ahmet Hakan tamamen o dönemi hatırlatacağı için görevlerinden adım
adım uzaklaştırılacak” diye yazdım bu köşede. Hakan ise yine aynı
malum siteye, “Yıldırım Demirören ile Ahmet Hakan kanka oldu ve
yakında Demirören Medya’nın ve Hürriyet’in başına geçebilir” gibi
kendini tatmin eden uydurma haberler yaptırttı, tıpkı Payzın
gibi.
Peki sonuç ne oldu? Ahmet Hakan önce Kanal D’den gönderildi, sonra
da 2018-19 sezonu için CNN Türk’teki görevine son verildi. Hiç
güneş balçıkla sıvanır mı? Bu arada bu iki ismin yanında YouTuber
olma yoluna giren Cüneyt Özdemir de yeni sezonda CNN Türk
ekranlarında olmayacak. Daha önce de yazdığım gibi Demirören Ailesi
kendi ismini CNN Türk ve Hürriyet markasının üzerinde “celebrity”
zanneden hiç kimse ile haklı olarak çalışmak istemiyor. Yepyeni ve
başarılı ama isim olarak bilinmeyen, tanınmayan yüzlerle ve
gazetecilerle yola devam etmek istiyor. Demirören felsefesine göre
sadece kurumsal markalar bilinmeli ve gazeteciler-televizyoncular
âdeta buhar şahıslar olmalı.
Ayrıca Demirören Ailesi hangi görüşte olursa olsun yerli ve millî
duruşta olan bir medya anlayışı istediğini ifade ediyor. Sayın Bora
Bayraktar da CNN Türk’te bu değişimi başarıyla yürütüyor. Nitekim
bu hafta Payzın’ın yerine Başak Şengül’ün sunduğu programda Kandil
harekâtımızın anlam ve önemi mükemmel anlatıldı. Milletimizin
çoğunluğu bu yayınlardan çok memnun. Öte yandan bu değişim şüphesiz
Hürriyet gazetesine de yeni sezonda yansıyacaktır. Bu konuda Vahap
Munyar’ın da Bora Bayraktar gibi başarılı olacağına yürekten
inanıyorum.
Mesela kendini Hürriyet markasının üzerinde görüp tuhaf paylaşımlar
yapan Ayşe Arman’ın hâli içler acısıdır. Instagram hesabında kendi
gazetesi Hürriyet markası ile âdeta maytap geçen, “Hâlâ Hürriyet
alan var mı?” gibi ucuz mesajlar yazan Ayşe Arman âdeta, “Beni bu
gazeteden gönderin” diye bağırmaktadır. Bu yapılan aynı zamanda
Demirören Ailesi’ne yönelik büyük bir saygısızlıktır. Ama tüm
bunlar medyada yapılan devrim sürecinin gelip geçici
sendromlarıdır. 24 Haziran siyaset devriminden sonra yeni sezonda
bambaşka bir Türkiye ve bambaşka bir medya olacaktır. Yeniden tüm
okurlarımın bayramını tebrik ederek hayırlı ve huzurlu bir bayram
geçirmelerini temenni ederim.