Cem Küçük'ten Ahmet Hakan'a racon cevabı
Ahmet Hakan dünkü yazısında Cem Küçük'ü hedef alarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "racon" çıkışını hatırlatmıştı. Cem Küçük'ten bugün Ahmet Hakan'a cevap geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "kimse benim adıma racon
kesemez" çıkışının ardından Ahmet Hakan, Cem Küçük'e ""Hani
“Savcılar elimin altında” falan diye çalım satıyordun ya... Artık
sadece Reis’in Osmanlı tokadı var suratının üstünde. Hadi uza
şimdi. Böğüre, böğüre uza" demişti.
Cem Küçük, bugün Türkiye gazetesindeki köşesinden Ahmet Hakan'a
cevap verdi. Ahmet Hakan'ın geçmişteki yazılarını köşesine taşıyan
Cem Küçük, Hakan'ın bu yazılarını bir öğretmen yazmış olsaydı şimdi
içerde olacağını vurguladı. Küçük Ahmet Hakan için :
"Yozgat kuzusunun klavye delikanlısı olup aslen korkak,
yüreksiz ürkek bir tip olduğunu zaten tüm Türkiye
biliyor." dedi.
İŞTE CEM KÜÇÜK'ÜN AHMET
HAKAN'A CEVABI:
Hemen şöyle bir geçmişe dönelim. Tarihler 12 Mart 2014. Dışişleri
Bakanı Ahmet Davutoğlu. MİT Müsteşarı Hakan Fidan. Genelkurmay
İkinci Başkanı Yaşar Güler ve Dışişleri Müsteşarı Feridun
Sinirlioğlu. Suriye meselesi üzerine konuşuyorlar. Devletin önemli
isimleri bir araya gelmişler tartışıyorlar. Devletin en derinine
sızmış, herkesi dinleyen FETÖ'cüler bu toplantıyı da kaydetmişler.
Mahrem toplantıyı dinleyen FETÖ'cüler bunu 28 Mart 2014'te
Youtube'a verdiler. Tüm dünya kozmik bilgilerimizi dinlemiş oldu.
Fakat o zaman "Yozgat kuzusu" bu tapeyi savundu. "Casus Var Diye
Ağlaşan Bir Devlet" başlıklı yazısının son bölümünü
hatırlayalım.
- Siz nasıl devlet yönetiyorsunuz ki: Devletin en mahrem
bilgilerinin konuşulduğu toplantıyı, komşu teyzelerin altın gününü
dinlemekten daha kolay hâle getirebildiniz?
- Siz nasıl devlet yönetiyorsunuz ki: Telefon dinlemelerinin ayyuka
çıktığı ve tam da bu nedenle süper müteyakkız olmanız gereken bir
dönemde, en mahrem toplantınız bile dalga geçilir gibi
dinlenebildi?
- Siz nasıl devlet yönetiyorsunuz ki: Bu casusluğu yapanlara dair
tek bir somut kanıt ortaya koyamayıp “Paralel de paralel” dışında
bir şey diyemediniz, diyemiyorsunuz?
- Siz nasıl devlet yönetiyorsunuz ki: “Bu bir savaş ilanıdır”
dediniz, ancak kimin savaş ilan ettiğine dair tek bir somut olgu
ortaya koyamadınız ve düşmanını bile tam olarak bilemeyenler
konumuna düştünüz?
***
Tarih 27 Ağustos 2015. Yozgat kuzusunun Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a
aleni hırsız dediği "Bana Hırsız Demiş Hırsız Goygoycusu" isimli
yazı:
SANKİ “hırsızlık” gibi bir suça ve ayıba çok duyarlıymış gibi bana
“hırsız” demiş meczup tetikçi. Aslanım! O kadar meraklıysan hırsız
avcılığına. Dalsana ayakkabı kutularına, pahalı saatlere, çikolata
paketlerine falan... Benim durumuma gelince... Hiç vakit
kaybetmeden bakanlarınızı falan gönderemediğiniz o Yüce Divan’a
beni gönderin aslanım. Söz veriyorum. “Bana darbe yapıyorlar”,
“Kumpas kuruyorlar”, “Çalıyorum ama çalışıyorum” demeyeceğim.
***
Bu da 27 Eylül 2015'teki yazısı.
Cemaatçi kardeşim!
Köşe yazarlarınızın hapse tıkılmasına. Kreşlerinizin basılmasına.
Televizyon yöneticinizin tutuklu kalmasına. Sizi seven iş
adamlarına zulmedilmesine. Gönüllülerinizin şeytanlaştırılmasına.
Şiddetle karşıyım.
***
Bu yazıları bir öğretmen ya da herhangi biri yazsa şimdi
içerideydi. Hadi bunları şimdi de yazsana Yozgat kuzusu! Ha, bu
arada geçenlerde bir programda evinde pasta börek ile ağırladığın
Sedat Peker sana yayında "Cevap hakkımı kullanmak istiyorum" diye
SMS attı ve suratın bembeyaz oldu, betin benzin attı. Senin için o
an canlı yayında dayanamayıp kalp krizi geçireceksin diye üzüldüm.
İşte sen busun. Yozgat kuzusunun klavye delikanlısı olup aslen
korkak, yüreksiz ürkek bir tip olduğunu zaten tüm Türkiye
biliyor.