Cem Küçük: Biz nasıl iktidar medyasıyız?
Cem Küçük, kendilerine iktidar medyası yakıştırması yapanlara köşesinden verdi veriştirdi..
Türkiye yazarı Cem Küçük, kendilerine iktidar medyası
yakıştırması yapanlara köşesinden verdi veriştirdi..
Cem Küçük, bugünkü yazısında "Ne var ki AK Parti iktidarda
ama medyası ve entelektüel camiası muhalefette gibi! Karşı tarafın
medyası iktidarda gibi davranıyor, bizim tarafınki muhalefette
gibi" ifadelerini kullandı.
İşte Cem Küçük'ün bugünkü yazısından bir bölüm:
Biz nasıl iktidar medyasıyız?
AK Parti tam 16 yıldır iktidarda. Erdoğan liderliğindeki Türkiye önce askerî vesayeti, sonra FETÖ’yü bitirdi. Temkinli olmak lazım ama artık bu ikisi de olağanüstü bir şey olmadıkça milletimize tehdit olamazlar. Tabii ki tedbiri elden bırakmamalıyız. AK Parti bu 16 yılda inanılmaz işler başardı. Ekonomi, sağlık, turizm, sosyal hizmetler gibi alanlarda başarıları saymakla bitmez. 29 Ekim’de açılacak yeni havalimanı bile AK Parti’nin bu ülkeye en büyük armağanlarından biridir.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan vesayetçilere boyun eğmedi. Asla
korkmadı ve milletle beraber darbecileri, işgalcileri tarihin
çöplüğüne gönderdi. Eğer Erdoğan bir milim bile geri adım atsa,
bugün yoktu. Erdoğan’ı büyük lider yapan tam da buydu. 2007
e-Muhtırasını tek hareketle savuşturdu. Kemalist darbecilerin
cuntalarını bertaraf etti. 7 Şubat’ta FETÖ’cülere karşı dik durdu.
2013 Gezi olaylarında birilerinin dediği gibi, “Ya şu çocukları
anlayalım” dese, karşı tarafa koz verse belki de ölümle burun
buruna gelecekti. Gezilere de hak ettiği karşılığı verdi ve sokakla
iktidar devirmeye alışkın malum çevreler avuçlarını yaladılar.
Sonra devreye 17-25 Aralık’ta FETÖ’nün emniyet yargı cuntası girdi.
Seçilmiş meşru hükûmeti devirmek isteyen FETÖ’cüler Erdoğan’ı
yıkacaklarından emindi. Ama boşa kürek salladıklarını anladılar.
Her zaman diyorum, başka bir lider 17-25 Aralık’tan çıkamazdı. Buna
Winston Churchill dâhil. Erdoğan’ın kendi sözleriyle, milletinden
başkası yanında değildi ama sayıca az olmasına rağmen FETÖ’yü
yamulttu. Son çare FETÖ darbeye girişti, onda da Erdoğan’a ve
millete çarptı.
Peki, Erdoğan nasıl oldu da tüm saldırıları atlattı? Cevabı basit. Asla korkmadı ve hep savaştı, mücadele etti. Milletten aldığı yetkiyi milletin alacağını bildiği için hep dik durdu. Onun kadar uğraşamayan bazıları muhalefetin adayı oldu, bazıları tarih bazıları da yalan oldu. Erdoğan dışında hiçbirini kimse hatırlamayacak bile.
Ne var ki AK Parti iktidarda ama medyası ve entelektüel camiası muhalefette gibi! Karşı tarafın medyası iktidarda gibi davranıyor, bizim tarafınki muhalefette gibi. Eziklik, kompleks, hâlâ iktidar olamama hissi. Kültürel alanda hâlâ muhalefetin sözü geçiyor. Niye böyle oluyor? Neden bir türlü özellikle medya ve akademide istenilen noktaya gelinemiyor? Çünkü bizim tarafta adam harcama hastalığı var. Çekememezlik, kıskançlık var. İstedikleri kadar okunmayan, izlenmeyenler suçu etkili olanlarda arıyorlar. Mesela eziğin biri bütün anaakım medyaya çıkıyor, köşesi var ama yaprak kımıldatamıyor. Yolda yürürken bile vatandaşın tepki gösterdiğini, niçin yüreklice konuşmadığını kendileri itiraf ediyor. Ama bu tür ezik ve korkaklar kendileri gündem oluşturamıyor.
Oluşturamadıkları gibi kendilerinden bin kere daha etkili
olanlara pislik atmadan duramıyorlar. Siz bir hata yapınca
rakiplerden önce bunlar saldırıyor.
Bakın son 1 yılda neler oldu? Ayhan Ogan, yeni bir sistem kuruluyor
anlamında bir şeyler söyledi. Tamam eleştirilebilir ama Ogan linç
edildi. Kimse Ogan’a sahip çıkmadı. Ogan bugün nerede ben bile
bilmiyorum. Önceden sürekli ekranda olan Ayhan Ogan ortalıkta yok.
Mustafa Armağan, Derin Tarih’te 2017 Mayıs sayısında yıllardır
ortalıkta olan bir belgeyi yayınladı. Ben ve Fuat Uğur dışında tek
kişi savunmadı Armağan ve Derin Tarih’i. O kurumda çalışanlar bile
ağızlarını açamadı. İktidarı destekleyen bir medya organının
dergisi haksız yere toplatılıyor ve ağzını açan yok. Sonra Armağan,
Atatürk’e hakaret etti diye hapis cezası aldı. Ben ve Fuat Uğur
itiraz edene kadar gene kimse ağzını açamadı. Sonradan bizlerin
oluşturduğu atmosferle zoraki bazı yazılar çıktı.
Akit’in bir muhabiri tamam kötü sözler söyledi. Katılmak mümkün
değil bu sözlere ama adamın kellesi ilk günden alındı. Hakkında 4
yıla kadar hapis cezası isteniyor…
Bu örnekleri çoğaltabilirim. Ağzından tek bir gereksiz, kötü söz çıktığı için medya hayatı biten arkadaşlarımız oldu. En üzücü olan da bizden biri hata yapınca önce bizim tarafın ona saldırması.
Peki, silahlı mücadele isteyenlere bir dava açıldı mı? Ona gereken tepki verildi mi? Cihan Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’a “salak” diyen adama tepki koyan bir siyasi oldu mu?
Cezaevinden çıkar çıkmaz “Bu mafya iktidarını bitireceğiz”
diyenlere, sen ne diyorsun diyen oldu mu?
Cem Küçük'ün yazısının bir bölümü için tıklayın