Çalışmalarına Bingöl'den başlayacak
2019 seçim sonuçlarını Ak Parti’ye ve HDP’ye oy veren Kürtlerin belirleyeceğine (Nihayet) ikna oldu…
Meral Akşener Kuzey Irak’taki referandum topuna
girmiyormuş?..
Acaba nedenmiş?..
Ersoy Dede soruyordu geçen gün…
*
Neden mi girmiyor?..
Söyleyeyim…
2002 seçimleri öncesinde Çiller’in kendisini DYP’den aday
göstermeyeceğini anlayınca AK
Parti’ye katıldı.
Çok kısa bir süre sonra sağda solda, “bunlar PKK’lı” demeye
başladı.
Bir büyüğü ise ona şöyle dedi:
“Onlar PKK’lı değil ancak biri onlara Kürt siyasi
hareketiyle kavga eden hiçbir siyasi partinin
iktidar değil iktidar ortağı bile olamayacağını
öğretmiş”…
*
Oysa Akşener o günlerde en az Tansu Çiller ve Devlet Bahçeli kadar
karşıydı Kürt Siyasi Hareketine.
Ağır eleştiriler yaparak Ak Parti’den ayrıldı.
*
2007 seçimlerinde MHP’den girdi meclise…
Ve…
O süreçte, 2002 seçimlerine giderken kendisine bir büyüğü
tarafından söylenenlerin aynen doğru olduğunu gördü…
*
İşte o nedenle şimdi HDP ile de Kürt yurttaşlarımızla da sürtüşmeye
girmemeye özen gösteriyor.
2019 seçim sonuçlarını Ak Parti’ye ve HDP’ye oy veren Kürtlerin
belirleyeceğine (Nihayet) ikna oldu…
*
Çalışmalarına da Bingöl’den başlayacak dikkat!..
*
NOT:
1 Kasım 2015 seçimlerinde Bingöl seçmenin %95’i Ak Parti (%
65) ve HDP’ye (%30) oy verdi.
Ve…
Ak Parti’ye oy verenler için öncelik Müslüman ve dindar olmak.
HDP’ye oy verenler için ise öncelik hem seküler ama hem de dindar
olabilmek.
Ama…
Hem Müslüman hem de seküler Kürtlerin devletten daha çok demokrasi
istedikleri ise tek ortak yönleri.
YOK YOK
TRAJEDİ
Dizi filmlerinde insanlar öldürülüyor…
Tavuk kesilse yanında, bakamayanlar bile o sahneleri büyük
heyecanla ve korkusuzca izleyebiliyorlar.
*
Televizyonların ana haber bültenlerinde füzeler, jetler, tanklar ve
sürekli ateş eden
makineli tüfekler sokuluyor izleyicilerin gözlerinin içine.
Savaş sahneleri adeta canlı yayınlanıyor.
Ölen binlerce insandan söz ediliyor.
*
İnsanlar rahat koltuklarında veya sedirlerinde oturmuş bu kanlı
sahneleri izliyor.
“Ölü, ölüm, şehit, cinayet” gibi kelimeler bir şey ifade etmiyor
arık insan için.
İçi yanmıyor.
Tüyleri ürpermiyor.
*
Sonra da aralarında konuşurken…
Yazarken, çizerken…
Ve…
Siyasetçiler nutuk arken barıştan söz ediyorlar…
*
Tam bir kara mizah…
Yok yok…
Trajedi…
TOPBAŞ'IN İSTİFASI DA
BÖYLE GELMİŞTİ
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş istifa etti.
Hemen ertesi sabah, Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’in
tansiyonu yükseldi.
Hastaneye yatırıldığını yazdı bazı meslektaşlarımız.
Yalanlama gelmedi.
*
Melih Başkan’ın tansiyonunun yükselmesinde Topbaş’ın
istifasına üzülmesinin payı var mı bilmem.
Lâkin…
Bu tür sağlık sorunu hepimizin başına gelir.
Geçmiş olsun...
*
Bu arada Melih Başkan'ı üzmek istemem ama hazırlıklı
olsun.
Gelecek beklentilerinden arınsın.
Çünkü...
Beştepe'de Sayın Cumhurbaşkanı'na en yakın kaynaklar bile;
kendisiyle birlikte Bursa ve
Konya belediye başkanlarının da istifaya zorlanacağını yüksek sesle
ve her yerde
söylüyorlar.
*
Biliyorsunuz.
Topbaş'ın istifası da böyle gelmişti...
HİÇBİRİ “DEMOKRASİ”
DEĞİL
Demokrasilerde siyasi partiler halkın karşısına müşterekleriyle
değil, farklılıklarıyla
çıkarlar.
*
Çünkü…
Demokrasiyi demokrasi yapan, siyasi partilerin müşterekleri değil,
aralarındaki
farklılıklardır.
Farklılıklara tahammül edebilmektir.
*
Farklılıkları kaldırdığınızda ortaya çıkan sistemin birçok adı
vardır…
Ama…
O isimlerden hiçbiri “demokrasi” değildir.
YAZIK OLACAK O ÇEKİK GÖZLÜ GÜZEL KADINLARA…
"Bu Japonlar salak" diyorum ama karımı
inandıramıyorum.
Geçen gün bir fotoğraf (Aşağıda.) gösterdim inansın diye.
Ve sordum:
“Yahu bu insanlar akıllı olsalar kalemlerin içine bitki
tohumu koyarlar mı?..”
“Ama bak ne kadar kutsal bir iş yapmışlar?..”
“Ya bırak ya… Çok komik bence... Neymiş?.. Çocuklar kalemi
kullanacak, kalem bitince de, içinden çıkan bitki tohumlarını
ekeceklermiş…”
“Ne kadar güzel işte… Böylece, çocuklar daha küçük yaşta
üretmeye, bir şeyleri var
etmeye alışacaklar...”
“Peki ya namaz, niyaz ne olacak?..”
*
Bu son sorum üzerine karım sanırım kızdı…
“Japonlara salak diyene bak…” diye söylenerek
gitti…
*
Ben ise namaz, niyaz bilmeyen ve her biri açık ambalaj vitrin
elbisesine ya da soyulmuş domatese bezeyen o insanların bilhassa
kadınlarına çok acıdım…
Ölünce hepsi topluca cehenneme gidecekler…
Yazık olacak o çekik gözlü güzel kadınlara…