Alkışlar Yüksel Aytuğ için
Yüksel Aytuğ bugün Sabah'taki köşesinde herkesin unuttuğu bu gerçeği yüzümüze çarptı.
Mustafa Ceceli, eski eşi ve İntizar ile ilgili
skandal hakkında her gün bir şeyler yazılıyor, haberler
yapılıyor.
Kimi Ceceli'yi haklı buluyor kimi de haksız.
Tüm bu hengamenin içinde unutulan bir "küçük" detay vardı. Mustafa
Ceceli'nin tüm bunları onun için yaptığını söylediği çocuğu...
Yüksel Aytuğ bugün Sabah'taki köşesinde herkesin unuttuğu
bu gerçeği yüzümüze çarptı.
"Ne konuyu mahkeme dosyasına koyan Mustafa Ceceli, ne görüntüleri
çekip medyaya servis edenler, ne de mal bulmuş Mağribi gibi konuyu
fütursuzca köşelerine, manşetlerine yerleştirenler o çocuğun
geleceğini düşündüler." diyerek medyanın bu konudaki yanlışını dile
getirdi.
Yüksel Aytuğ'u alkışlarken yazısını sizlerle
paylaşıyoruz.
"Beni tanıyanlar ya da bu köşeyi takip edenler iyi bilir, koyu
magazin olaylarına balıklama dalmam. Özellikle de kişisel hak ve
özgürlükleri tehdit edecek boyutta. aile mahremiyetini ihlal
edebilecek hassasiyette konulara mesafeli yaklaşırım.
Mustafa Ceceli olayı da benim için bu kategorideydi.
Bu konuda hiçbir yorumda bulunmamayı düşünüyordum.
Ama durum öyle bir hal aldı ki, sessiz kalmanın 'suça ortaklık'
olacağına kanaat getirdim.
İnsanların cinsel tercihleriyle hiç ilgilenmedim, ilgilenmeyi de
düşünmüyorum. Nihayetinde her koyun kendi bacağından asılır.
Ama bu olayda beni asıl kaygılandıran, küçücük bir çocuğun bilerek
ya da bilmeden acımasız bir 'geleceğe' mahkum edilmesi. Ne konuyu
mahkeme dosyasına koyan Mustafa Ceceli, ne görüntüleri çekip
medyaya servis edenler, ne de mal bulmuş Mağribi gibi konuyu
fütursuzca köşelerine, manşetlerine yerleştirenler o çocuğun
geleceğini düşündüler.
Mustafa Ceceli, sözde, çocuğunu uygunsuz bir ilişki ortamında
büyütmemek adına bu girişimde bulunmuş. Peki internet ortamındaki
her şeyin yıllar öncesine intikal ettiği bu dijital cehennem
çağında o çocuğun okulda, sokakta, arkadaş ortamında
yaşayacaklarını nasıl olmuş da hesap edememiş.
Neden dava için 'gizlilik şartı' koydurmamış.
Ceceli ve sorumsuz muhbirler, o çocuğu kurtardılar mı, yoksa o
günahsız yavrucağa kıydılar mı?
Asıl sorulması gereken soru bu..."