Alkışlar Cavit Çağlar için
Rusya ile sorunlu olan ilişkileri, milletvekili ya da bakan olmadığı halde normale döndürmeyi başaran Cavit Çağlar alkışı hak etti
Kasım 2017…
Bu
tarih, Rus halkının Çar’ın kulu olmaktan
çıkıp “Halk” olduğu ve yönetime geldiği
günün yüzüncü yıl dönümüdür.
Başkanlık Sarayı Kremlin’de kutlanan bu milli bayram
gününde Rusya Devlet Başkanı Putin, dünyanın çok
değerli 7 kişisine Rusya
Halkı adına “Dostluk ve Barış Ödülü” verdi.
Putin’in ödül verdiği değerli yedi kişiden biri; iş adamı,
Bursa Olay Medya’nın sahibi ve eski bakanlardan Cavit
Çağlar’dı…
Ödülün Türkiye’den bir tek Cavit Çağlar’a verilmesinin sebebi, 25
Aralık 2015’te FETÖ’cü bir hava subayının düşürdüğü Rus jet
uçağı nedeniyle gerilen Türkiye – Rusya ilişkilerini
normalleştirmesiydi.
*
Ödül aynı zamanda Hükümetimiz, Devletimiz ve halkımız için de
çok değerliydi…
Çünkü…
Çağlar’a verilen ödül, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetiyle yeniden
sıcak ve samimi ilişkilere dönülmesinin Rusya için nasıl
da değerli olduğunun göstergesiydi.
Ve…
Putin Rus halkı adına, Cavit Çağlar’ın
şahsında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’a teşekkür etmişti.
*
Cavit Çağlar dün, CNN Türk'te Hakan Çelik'in hazırlayıp sunduğu Hafta Sonu isimli programın konuğu oldu.
*
Cavit Çağlar’ı izlerken, nesli tükenen bir iş adamı, medya patronu ve politikacıyı dinlediğimi fark ettim.
*
Oysa…
Yeni yetme politikacı…
Yeni yetme iş adamı…
Yeni yetme medya
patronu öylesine kibirli ki…
Sanırsınız her biri uzaydan bugünkü halleriyle düştü memleket
topraklarına…
Hiçbirinin elinden tutan olmadı…
Bizzat ve bir başlarına başardılar…
*
Hakan Çelik sordu:
“Rahmetli Süleyman Demirel’e çok şey verdiğiniz söylenir.”…
Cavit Çağlar’ın cevabına bakın lütfen…
“Hayır… Ben Sayın Demirel’e hiçbir şey vermedim ama o bana çok şey
verdi… Beni milletvekili yaptı… Beni bakan yaptı… ‘Düşün peşime’
dedi biz de onun peşine düştük”…
*
Gördünüz:
Sıfır kibir…
Babalanma yok…
Böbürlenme yok…
*
Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu ve Ak
Parti Hükümetini sordu Hakan…
Çağlar’ın cevabına bakar mısınız:
“Türkiye son on beş yıldır, bizim dönemimizden çok daha iyi ve
başarılı yönetiliyor.”
*
Samimiyette zirve…
Zira…
2003’ten önce bakanlık yapanlara aynı suali sorsanız, alacağınız
cevap çok büyük ihmalle şöyle olacaktır:
“Memleketi batırdılar. Bizim dönemimiz bu dönemden çok daha
iyiydi.”…
*
Oysa…
“Bu dönemden daha iyiydi” dedikleri dönemde Milli Gelir
250 milyar Dolardı…
Bugün ise Çağlar’ın dediği gibi neredeyse 1 trilyon
Dolar…
*
Hakan Çelik medya patronu Çağlar’a,
ulusal medyada bir televizyon ve gazetenin sahibi olmak isteyip
istemediğini sordu.
“Hiç öyle bir niyetim yok” dedi Çağlar…
Ve…
Medya patronlarımızın kendilerine bile itiraf etmekten korktukları
bir gelecek gerçeğini hatırlattı…
“Dijital yayıncılık çok gelişti. Bugün dünyada milyonlarca hatta
milyarlarca televizyon sahibi var”…
*
O televizyon sahiplerinin kimler olduğunu da açıkladı:
“Akıllı, becerikli telefon sahibi herkes…”
*
Evet…
Aynen öyleydi…
Milyarlarca insan, sosyal medya kanalları üzerinden kendilerinin
medya patronu olmuşlardı.
Pek çoğunun da milyonlarca takipçisi vardı…
*
Hakan Çelik’in manşete çıkacak bir cevap bulma
umuduyla sorduğu soruyu hatırlatayım bir de.
“Siyasete dönmeyi düşünüyor musunuz?...”
*
Ve Çağlar’ın cevabı:
“Hiç düşünmüyorum. Hem zaten millete, devlete hizmet etmek için
ille de siyaset yapmak gerekmez. Siyasetin dışında kalarak da
devletimiz, milletimiz benden hizmet isterse tabii ki o hizmeti
veririm.”…
*
Bu cevabın hiçbir yerinde “siyasete
döneceğim” manası yok…
Aksine…
Aktif siyasete girmeden de millete, devlete hizmet edilebileceğini
anlatıyor.
Devletin milletin hizmet istemesi ve onun da o hizmeti vermesi için
meclise girmek şart değil…
Buyurun işte…
Milletvekilleri ve hatta bakanların çözemediği Rusya ile
sorunlu olan ilişkileri, milletvekili ya da bakan olmadığı halde
normale döndürmeyi başardı…
*
Uzun oldu biraz ama kusura bakmayın…
Aslında Çağlar, Çelik’e bunlardan başka, çok değerli ve
gerçekçi şeyler daha söyledi…
Ama…
Benim aklımda kalan ve meşgul olduğum alana girenler
bunlardı…
*
Evet efendim aynen öyle…
Yani…
Yazımın başlığı gibi:
“Alkışlar Cavit Çağlar için”…