Akif Beki
(Bence) Bir gazeteci / yazar için en büyük ayıplardan biri bir başka meslektaşını geçmişine hapsetmektir...
En çok ne zaman eleştiri alırım bilir misiniz?..
Söyleyeyim o halde:
Ertuğrul Özkök'ün geçmişte yaptığı gazeteciliğe
saldıranlara karşı durunca...
Özkök'ü
o saldırılara karşı koruyunca...
Bazen şöyle mailler gelir:
"Savunma o 28 Şubatçı Ergenekoncuyu"...
Cevap veririm:
Yahu neden savunacakmışım?..
Suçlular savunulur...
Mağdurlar ise korunur...
Ben savunmuyorum, korumaya
çalışıyorum...
Çünkü...
(Bence) Bir gazeteci / yazar için en büyük ayıplardan biri bir
başka meslektaşını geçmişine hapsetmektir...
Geçmişler de eleştirilebilir elbette...
Ama...
O geçmişlerin üzerinden giderek bir insan aşağılanmaz; hakaretlere
uğratılamaz...
Yani geçmişiyle hesaplaşmış ya da geçmişte yaptığı bazı kusurların
ceremesini de çekmiş birinin gelecekle ilgili
hevesleri kırılamaz...
Akif Beki de bugünkü
Hürriyet'te başlığı altında yayımlanan makalesinde
işte prangalardan birini Mehmet Baransu'nun
ayaklarına vuruyor...
Yetmiyor; "Adamdan sayıp yüzüne bile bakmazsınız ama
gazetecidir, köstebekle bir tutamazsınız" gibi,
aşağılayıcı ve hatta "hakaret" sayılabilecek bir
cümle kuruyor...
Ve elbette kaybediyor...