Ahmet Taşgetiren

Ya ben görmedim ya da gerçekten Taşgetiren'den başka bu soruyu soran yok medyada (İki taraf medyasında)...

En başından beri defalarca hatırlatıyorum zira bu hatırlatmayı yapmak zorunda olduğumu hissediyorum kendimi...

Neden mi?..
Çünkü analizlerimin ve bu köşelerdeki tercihlerimin "taraf" olarak yapıldığının zannı bile beni çok üzer...
İşte bu nedenle hatırlatıyorum...
Beni Cemaat ile Hükümet arasındaki sürtüşmeden daha çok meslektaşlarımın ilkelerinden taviz verip vermedikleri ilgilendiriyor...
(Şimdilik) Tarafların yazarları arasında bu sürtüşmeye "ilke" açısından pek bakan yok (Gibi)...
Aksine taraflar karşılıklı olarak bu sürtüşmeden neler kaybedeceklerini (Materyalist yaklaşıp) hatırlatıp tavizi karşı tarafın vermesi gerektiği konusunda "algı yönetimi" yapıyorlar...
Yani...
Sürtüşmenin sadece dershanelerin ilke nedeniyle kapanacak olmasının veya ilke nedeniyle kapanmamasının talep edildiği konusunda taraflar muknî değil...
Ahmet Taşgetiren
bugünkü Bugün Gazetesi'nde "Bir fotoğraf" başlığı altında yayımlanan makalesini şöyle bitiyor:

Belki şöyle bir soru sormalı:
Böyle, hani aynı iklimde oluşmuş bir siyasi iktidar döneminde, bir siyasi parti ile hizmet grubunun konumları nasıl olmalı? Acaba gerilim, sınırlar yeterince belirlenmediği için mi meydana geldi?
Yani, Dershaneden öte ne var gerilimin arkasında?

 

 
Ya ben görmedim ya da gerçekten Taşgetiren'den başka bu soruyu soran yok medyada (İki taraf medyasında)...
Oysa Taşgetiren'in "Dershaneden öte ne var gerilimin arkasında?" sorusu samimiyetle mutlaka sorulmalı ve cevabı da mutlaka kamuoyu önünde samimiyetle verilmeli...
Bu soruyu sorma dürüstlüğü ve prensiplerinden taviz vermeyen Ahmet Taşgetiren kazandı...