Baştan uyarayım, bu yazı midenizi bulandırabileceği
gibi, sizi yeme içmeden kesebilir.
Onun için eğer mideniz bulantı konusunda hassas ise lütfen bu
yazıyı okumayın. Kendinize güvenseniz dahi, yemekten hemen önce
veya sonra okumasanız iyi edersiniz.
"Bir şey olmaz, okuyacağım" diyorsanız,
buyurun, başlıyorum.
Kendisine bilim insanı dediğimiz Celal Şengör bir açıklama
yapmış. Açıklamasında, hem kendi dışkısını hem de hayvan dışkısı
yediğini açıklamış.
Detay merak ediyorsanız, anlatayım.
Bir sözlük sitesinin yazarı
kendisine, "Kendi dışkınızı hiç yediniz mi?
Beğendiniz mi? Dışkı yemek isteyenlere neler
önerirsiniz?" şeklinde saçma bir soru
sormuş.
Hani azıcık normal olan bir insan, bu soruyu es geçer,
ya da soru sorana haddini bildirir değil mi? Bizimki bunu
yapmak yerine soruya gayet ciddi şekilde cevap vermiş. Demiş
ki:
"Evet yedim. Hatta onun dışında İsviçre'de benim
doktora alanımda otlayan ineklerinkini de yedim. Dağ
keçilerinin de yedim. Özellikle insan dışkısı acıydı. Ötekiler
de tatlıydı ama insanınki kadar acı değildi. Bu bir merak
meselesidir, merak eden her şeyi dener."
Eskiden yaramazlık yaptığımızda ve komşumuz şikayete
geldiğinde büyüklerimiz, "Ne b.k
yedin" diye bize fırça atardı. Meğer bu argo
sözün geçmişi Celal Şengör'e dayanıyormuş da haberimiz
yokmuş!
Bizim bakmaya iğrendiğimiz şeyi beyimiz afiyetle
yemiş!
Biz ne günah işledik de böyle insanlara denk düştüm
büyük Allah'ım!
Elin bilim adamları elektriği, telefonu, arabayı,
televizyonu, radyoyu, interneti, bilgisayarı bulur. Çağımızda
yaşayanlardan bazıları uzayda yaşamın şifrelerini kırmaya
çalışır. En dandik olanı bile akıllı lens bulmuş düşünün
artık.
Bir de bizimkilere bakın!
En iyimiz kendi b.kunu yiyor!
Yetmiyor, gördüğü diğer canlıların b.kunu
yiyor.
"Ya canım sen bu b.ku niye yedin?" diye
soruyorlar, "Aromalarını merak ettim,
yedim" diyor!
Canına yandığımın dünyası!..
Sokakta biri bunu yapsa, deli diye tımarhaneye tıkarlar ama
isminin başında Prof. yazınca, istediğin boku yiyorsun ve
sana bilim insanı diyorlar!
Şimdi bu adama
dönüp, "Hocam Doğu bölgelerini gezip
de hangi dışkı daha acı bir araştırır mısınız? Ona
göre pul biber siparişi vereceğiz
de" şeklinde bir talepte
bulunsak saygısızlık etmiş olur muyuz?
Ya da birileri çıkıp, "Değişik lezzetler
tatmak için bizim helaya da bekleriz" dese, bu
bir davet mi yoksa hakaret olur?
Sahi...
Bu arkadaş geçmişte Osmanlı
padişahlarına "Enayi,
salak" falan diye hakaret etmişti değil
mi? Bu adam akıllı, dünyaya bilmem mkaç yüz yıl hükmeden
Osmanlı sultanları ise akılsız, enayi ve salak öyle
mi?
E valla bu aklı iyi değerlendirmek lazım o zaman!
İSKİ yönetimine çağrımdır. Bir dakika bile tereddüt
etmeden bu adamı işe alın. Alın yahu vallahi pişman
olmazsınız.
Aksine, geri dönüşümde çağ atlarsınız!