İstanbul ve Ankara'da seçimi kazanacaklarına dair küçücük
bir umut ışığı gördüler diye kudurdular.
Son bir ay içinde yapmadıkları rezillik kalmadı.
Balıkesir'de açık unuttukları mikrofonun önünde, hem ezana
hem ezan okuyana alçakça hakaret ettiler. Aynı ilin bir başka
meydanında Fatiha Suresi ile dalga geçtiler. Yetmedi, Bir başka
toplantıda, CHP'ye , "Cenabı Hak
Partisi" ismi taktılar.
"Diktatörlük var" dediler, Türkiye'nin
başkenti Ankara'da AK Parti'nin broşürlerini dağıtan
kadınları, "Burada faşistlerin reklamını
yapamazsınız" diyerek sokak ortasında darp
ettiler.
"Faşizm var" dediler, havaalanlarında
çalışan başörtülü kadınlara, veba muamelesi
yaptılar, "Hamam
böcekleri" diye hakaret ettiler.
Adana'nın şehir merkezinde, binlerce kişinin gözünün
önünde tesettürlü kadına saldırıp çarşafını yırtmaya
çalıştılar.
"İzmir'de çekirdeğe çiğdem, simite gevrek, Tayyip Erdoğan'a
o...... çocuğu diyorlar" şeklinde mesajlar
paylaşmaya başladılar.
"Irkçılık var" dediler, Henüz bıyıkları
terlememiş bir genci, sırf AK Parti broşürü dağıtıyor
diye "Makarna mı
dağıtıyorsun?"diyerek aşağılamaya
çalışıp, "Andımızı oku bakalım
bana"diyerek hesaba çektiler.
"Baskı var" dediler, CHP'nin bir
ilçesindeki parti teşkilatının whatshap
konuşmalarında, "Ekrem İmamoğlu kazanınca Gezi
Parkı'nda ya da İBB'nin önünde
toplanalım." diye plan
yaptılar.
O gecenin afişlerini bile
belirlediler: "En önemli
sloganımız,'Koyduk' olsun" dediler.
Aynı grupta, "Ekrem İmamoğlu göreve
geldiğinde ilk 6 ay kimseye dokunmayacak. Sonrasında 50 bin
AKP'liyi işten atıp bizimkileri işe almaya
başlayacak" diyerek CV toplamaya başladıklarını
duyurdular.
"Bunlar ülkeyi bölecek" dediler,
Türkiye genelinde HDP'lilerle protokol anlaşması yaptıkları,
kazandıkları her il ve ilçede HDP'li bir isme Belediye Başkan
Yardımcılığı makamını sunacakları, belediyenin en önemli şirketinin
başına bir HDP'liyi getirecekleri ortaya çıktı.
"Buna ne diyorsunuz?" diye
soruldu, "Olsun Tayyip gidecekse PKK'ya bile
razıyız" dediler.
"AK parti eşittir
Fetö" dediler.
Dün, gazetelere, televizyonlara, internet sitelerine ve
sosyal medyaya bir video kaydı düştü. 15 Temmuz 2016 tarihinde,
yani darbe gecesinde çekilen video...
Edirne Belediye Başkanı kanlı darbe girişimi icra edilirken
bir barda sahneye çıkmış, etrafındaki koroyla birlikte "Hep uyandık
siperlere dayandık" marşını söylüyor. Marş
bitince, "Böyle güzel bir geceyi 36 yıl önce
yaşamıştık. 36 yıl önce haberimiz olmamıştı ama şimdi haberimiz
var. İçelim" diyerek darbecilere kadeh
kaldırıyor.
Yani adam, darbe olmadan önce, Fetö tarafından haberdar
edildiklerini açıkça ilan ediyor.
"Yahu buna da mı bir şey
demeyeceksiniz?" diye
soruldu, "Tayyip'e
müstehaktır" cevabı verdiler.
Bütün bunları, sadece İstanbul ve Ankara'yı kazanacaklarına
dair küçücük bir umut ışığı belirdi diye yaptılar.
Allah fırsat vermesin ama aslında yarın bitleri bırazcık daha
kanlandığında, bize neler yapacaklarının kısa fragmanını
gösterdiler.
Ve...
Canına yandığımın ülkesinde yapılan son anket sonuçları,
İstanbul'da Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu'nun, Ankara'da ise
Mehmet Özhaseki ile Mansur Yavaş'ın kaybedeceğini haber veriyor iyi
mi?
Yarışın seyrini, sandığa gitmeyen bu kararsız ve küskün
seçmen kitlesi belirleyecekmiş.
Ve...
Şu canına yandığımın ülkesinde, tarih boyunca ölümlere,
ölümlere olmasa bile zulümlere maruz kalan muhafazakâr kesimden
bazıları, "Biz küskünüz, biz kırgınız. Sandığa
gitmeyeceğiz, Cumhur İttifakı'na ders
vereceğiz" diyor.
Göstere göstere gelen bu tehditlerden biri bile seni
ilgilendirmedi mi be birader? İnancına, yaşam tarzına, ülkene,
milletine yöneltilen bu saldırıların, bu hakaretlerin, bu
küfürlerin, bu aşağılamaların bir teki bile kanına dokunmadı mı
Allah aşkına?
PKK'sı, HDP'si, CHP'si, Saadet'i, İyi Parti'si, Fetö'sü,
DHKP-C'si ve daha onlarcası tek bir saldırı haline dönüşmüşken, sen
amaçsızca seğiren parmaklar gibi hareket edip yumruk olmayacak
mısın?
Kırıldın, küstün anladık da...
PKK ile işbirliği yapıldığını görmesine rağmen; dağ, tepe
demeden terörist peşinde koşan Mehmetçik kadar mı
kırıldın?
Hapisteki darbeci
teröristlere "Mehmetçik" denildiğini
duyan Peygamber Ocağı'nın şerefli mensupları kadar mı
kırıldın?
HDP ile yasak aşk yaşandığını her gün gören ama buna rağmen
vatanı ve milleti için canını ortaya koyan yüzbinlerce emniyet
görevlisi kadar mı kırıldın?
Darbenin seyrini değiştiren, ama bugün birilerinin arkasından
hakaretler ettiği Ömer Halisdemir kadar mı yoksa İzmir'i kana
bulamak isteyen teröristleri bertaraf ederken şehit düşen Fethi
sekin kadar mı kırıldın?
Onlar da senin gibi kırılsaydı, onlar da senin gibi küsseydi
sonuç ne olurdu hiç düşündün mü?
Ya, 17 yıldır her türlü küfre ve hakarete maruz kalmasına
rağmen, bugüne kadar senin elinden alınan inanç ve yaşam haklarını
geri kazanabilmen için mücadele eden ve "Ben
mücadelemde yalnız kaldım" diyen Recep Tayyip
Erdoğan da kırılıp küserse ne olur, hiç merak ettin mi?
Tepene inmek üzere olan demir yumruk görüş alanına girmeden
harekete geçmemeye kararlıysan, sen bilirsin!
Biz uyarı görevimizi yapalım da, gerisi sana
kalmış!