Bilge Adam'a bir sorum var!

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ne kadar da hiddetli biriymiş...

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ne kadar da hiddetli biriymiş...

Yanına yaklaşıp, "Benim kocam 15 Temmuz'da şehit oldu. 15 Temmuz'a tiyatro diyenlerle bir arada olmak size yakışmıyor. Erbakan Hoca'nın yolundan adam gibi gidin" diyen kadının üzerine yürümeler, bağırmalar falan...

Hiç öyle ekranda herkese şirinlik yapan adama benzemiyordu. Sergilediği tavır, geçirdiği öfke nöbeti hiç de ‘Bilge Adam’a yakışır bir tutum değildi. 

Bir defa, tepki gösteren şehit eşi meseleyi Fetö ile sınırlı tutmuyor. Dikkat ederseniz, "Erbakan Hoca'nın yolundan adam gibi gidin" derken, 28 Şubat döneminde Erbakan'a zulmeden zümre ile iş tutulmasına isyan ediyor. 

Ancak Temel Bey işine gelmediği için meseleyi Fetö ile sınırlandırıyor.

Ben en çok, "15 sene onları bağrına basanlara bak sen" demesine takıldım. Bu sözüyle, haklı olarak Erdoğan'ı ve AK Parti'yi işaret ediyordu. 

Haklı olarak diyorum çünkü gerek Erdoğan’ın gerekse AK Parti'nin bir zamanlar bu yapıyı desteklediğini hepimiz kabul ediyoruz. Hatta Erdoğan'ın bizzat kendisi de kabul ediyor.

Yalnız Temel Bey'in atladığı bir şey var.

Erdoğan, 7 Şubat MİT kumpasından sonra Fetö ile mücadeleye başladı. 17/25 Aralık'tan sonra ise bu yapının bir cemaat olmadığını anladı ve açıktan savaş ilan etti. 

Erdoğan olmasaydı, 40 yıl önce devletin içine sızmaya başlayan bu yapıyla gerçek bir mücadele olmayacaktı. Eğer bugün Fetö'nün bittiğini konuşuyorsak, burada en büyük pay Erdoğan'ındır. 

Bu konuda mutabıkız sanırım. 

Mesele şu ki Fetö'nün bir cemaat olmadığını ve bir ihanet hareketi olduğunu öğrendiği andan itibaren bu yapıya sınırsız destek verenler oldu.

Örneğin CHP...

MİT Tırları ihanetinde Fetö'nün yaptığı hainliği savunanlar CHP'lilerdi. Bu terör örgütüne ait kanallara çıkıp, "Erdoğan kaçacak" diyen Kemal Kılıçdaroğlu'nun bizzat kendisiydi.

Örneğin iyi Parti...

17/25 Aralık'tan sonra aynı kanallara çıkıp Erdoğan'a ve AK Parti'ye saydıranlardan biri de Meral Akşener'di. Darbe girişiminden hemen önce meydanlarda "15 Temmuz'dan sonra çook şey değişecek. Ben Başbakan olacağım" diye bağıran da, darbecilerin parolası olan "Yurta Sulh, Cihanda Sulh" sözünü haykıran da Meral Akşener'di.

"15 sene onları bağrına basanlara bak sen" diyen Karamollaoğlu'nun anlamadığı nokta şurası... 

AK Parti 15 yıl boyunca bu yapının bir hizmet hareketi olduğuna inandığı için onları bağrına bastı. Ancak ihanet hareketi olduğunu anladığı an savaş pozisyonu alarak karşılarına geçti.

CHP ve İyi Parti ise, bu yapının bir ihanet hareketi olduğunu anladığı bile bile bunlarla iş tutmaya, Fetö'yü ve Fetö'cüleri bağrına basmaya devam etti.

Şehit eşinin itirazı buna... 

Haklı olarak, "Senin bunlarla ne işin var? İhanet sonrası Fetö'yü bağrına basanları neden bağrına basıyorsun ey Temel Karamollaoğlu" diye soruyor. "28 şubatta Erbakan hocayı terleten zihniyetle partini hangi gerekçelerle dudak dudağa getirdin" diye soruyor. Bu soru, "15 sene onları bağrına basanlara bak sen" diyerek geçiştirilemez. 

Hadi diyelim ki Temel Bey, Fetö'ye bir zamanlar destek verdiği için Erdoğan'ı tercih etmedi. 

Kabul…

O zaman her faninin anlayacağı şu basit soruyu soralım kendisine:

Erdoğan 15 yıl boyunca Fetö'ye destek verdi de Abdullah Gül vermedi mi Temel Bey? 

Verdi...

Hem de en kral desteği verdi. 

Cumhurbaşkanlığı döneminde dünya ülkelerine Fetö okullarının açılması konusunda yardımda bulunmaları için mektup yazan Abdullah Gül değil miydi? 

Dershanelerin kapatılmaması konusunda destek veren Abdullah Gül değil miydi?

Erdoğan, “Abdullah Bey’i bile dinlemişler” dediğinde, “Benim dinlenmekten yana korkum yok. Çünkü endişe edecek bir şeyim yok” diyen Abdullah Gül değil miydi?

Ta kendisiydi!

E, madem öyle, sen niye Abdullah Gül'ün çatı aday olması için günlerce uğraştın? Onu çatı aday yapabilmek için neden düne kadar Erbakan'a ve sana küfreden partilerin kapısını aşındırdın?

Haydi bize bu sorunun cevabını ver bilge adam!

Yorumlar