Aydın Doğan'ın yaptığı en iyi şey!

Aydın Doğan medya grubunu satarak tüm bu faturalardan kurtuldu. "Eyy Doğan Medya..." mazide kaldı. Kendini kurtardı ama...

Valla bence Aydın Doğan'ın kendi adına yaptığı en iyi şey medya grubunu Demirören'e satmak oldu. 

Yıllarca yapılan haberler, atılan manşetler nedeniyle öyle bir "Doğan Medya" imajı yerleştirdiler ki insanların zihnine, ne olsa "Doğan medya işte canım, şaşırdık mı!" yorumlarının yapılmasına neden oldular. 

Özellikle de bu toplumun muhafazakar kesiminde. 

Yayınlardan, haberlerden, dizilerden kaynaklı bir rezalet, skandal falan mı oldu, yapıştırıp geçiyorduk hemen "Doğan medya işte" diyerek. 

Tabi bu, eleştiren kitlenin de elini rahatlatan bir konfordu.

Ne de olsa ortada geçmiş günahları tescilli bir medya patronu vardı.

Medya grubuyla ilgili herhangi bir nedenle eleştiri yaparken "Tü kaka" demek baya rahattı. Yani doğrudan patrona kesiliyordu tüm hesaplar. 

Ama şimdi öyle mi?

Aydın Doğan medya grubunu satarak tüm bu faturalardan kurtuldu. "Eyy Doğan Medya..." mazide kaldı. 

Kendini kurtardı ama özellikle iktidara yakın muhafazalar kesimin de medya patronuna ya da grubuna saydırma konforunu elinden aldı. 

Misal Hürriyet'in yıllardır düzenlediği Altın Kelebek Ödül töreni...

Her sene olduğu gibi bu sene de övgüler kadar eleştiriler de vardı. Özellikle sosyal medyada Aleyna Tilki ve Orkun Işıtmak'a ödül verilmesi tepkilere neden oldu. Muhafazalar kesimden insanlar "bunlar mı gençlerimize örnek olacak" diyerek ödül verilmesini "rezalet" olarak nitelendirdiler. 

Ahh, eskiden olcaktı ki "Aydın Doğan medyası işte" diyerek bir de ordan basardın tokadı.

Hatırlayın, geçen sene Altın Kelebek'te Enes Batur'a verilen En İyi Youtuber Ödülünü...

"Bu çocuk gençlere örnek olamaz" denilerek adeta linç edilmiş ve sosyal medyadan gelen tepkilerle Hürriyet, Enes Batur'un Altın Kelebek ödülünü geri almak zorunda kalmıştı. 

Şimdi benzer tepkiler Orkun Işıtmak için de var. 

Orkun Işıtmak'ın son olarak gelinlikli fotoğraflarını yayınlaması olay oldu. Sonuçta beğenseniz de beğenmeseniz de milyonlarca genç için rol model bu insan.

Şimdi böyle bir rol modelin ödüllendirilmesi muhafazakar aileler için kabul edilebilir değil. Tepki de veriyorlar. Buraya kadar değişen bir durum yok... 

Değişen; olaya, içeriğe ya da yapılana göre değil medya patronlarına göre tepkilerin durumu.

Kimse, en azından "Hürriyet'in yeni sahibi Demirören iktidara yakın bir isim, iktidarla uyumlu bir yayın çizgisi içinde ama keşke iktidarın tabanını oluşturan muhafazakar kitlenin değer yargılarını da göz önünde bulundursa" diyemedi. 

Ee, bu da muhafazakar kesime dert olsun! 


KADINA ŞİDDETİN PORNOGRAFİSİNE ÖDÜL

Kadına şiddet sahnelerinin sıradanlaştığı bir medya düzeninde, kadına karşı şiddete "dikkat çekebilmek" için bir dizinin daha ilk bölümünde kadının parmaklarının çatır çatır kırılması gerekir ki infial yaratabilsin! Seyirci ekrana kilitlensin!

Altın Kelebek'te 4 dalda ödül alan Sen Anlat Karadeniz dizisinden bahsediyorum. 

2. sezonu yayınlanan bu dizi şimdiye kadar hep şiddet sahneleriyle gündeme geldi.

Hatta son bölümlerinde şiddetin dozu artırılmış ve işkenceye dönüşmüştü. Sözde "kadına şiddete karşı farkındalık" uyandırmaya çalışan bu dizide, bahsettiğim işkence sahneleri nasıl verildi dersiniz? 

Klasik müzik eşliğinde, pembe saten bir çarşafın fon olarak kullanıldığı, üzerinde kameranın netlediği kelepçe, işkenceye maruz kalan sırtı kanlar içindeki kadın ve yine pembe saten fonla tavandan kadının kollarına uzanan zincir... Bu sahneyi merak edip izleyenler ne demek istediğimi daha iyi anlayacaktır.  

"Şiddete karşı farkındalık yaratacağım" diyerek şiddeti izleyicinin gözünde bu denli estetize etmekteki amaç nedir bilemedim. Aklıma reytingden başka bir seçenek gelmiyor. Üstelik bu dizi çocukların da ekran başında olduğu saatlerde yayınlanıyor. 

Dizinin senaristlerinin ödülü aldıklarından yaptıkları "kadına şiddete hayır" konuşmasını dinlerken, dizinin şiddeti gözümüze gözümüze sokan, doz aşımı yaşatan, estetize eden ve bunu yaparken de her defasında bir önceki şiddet sahnesini izleyicinin gözünde sıradanlaştıran sahneleri geldi aklıma.

Bence dizinin senaristlerine en iyi senaryo ödülünü vermek yetmez! En iyi oyuncu ödülü de verilmeliydi.

Şiddet görüntüleri üzerinden bir yandan reyting yaparken bir yandan da kadına şiddetle mücadele ediyormuş gibi yapabilmek on numara beş yıldız doğrusu! 

twitter.com/Htckubra 

Facebook Hatice Kübra 

Yorumlar