Yücel Sönmez günün muhabiri...
Acı ama mutlaka yapılması gereken yapan haberin sahibi Yücel Sönmez’i günün muhabiri seçiyoruz…
Ergene Nehri’nin temiz akması için yıllarca çabalamış Hacer Doğrugüven’in “Bu nehirde en son balığı 1996 yılında gördük. O da ölü” çığlığını Yücel Sönmez’in Hürriyet’te “Trakya’nın bağrına saplı hançer Ergene” başlığı altında yayımlanan haberinden öğrendik…
Evet…
Ama…
Orada bir Trakya var ki Türkiye’nin Avrupa’sı…
Adeta dışlanmış…
Adeta “ötekileştirilmiş”…
Adeta “nefret edilesi bir toprak parçası” haline getirilmiş…
Kimsenin umurunda bile değil…
Bir zamanların bereket kaynağı “Ergene Nehri” son yılların zehir deposu olmuş akıyor…
Ne tedbir alan var…
Ne tedbir alınmasına ön ayak olan…
Ergene Platformu Sözcüsü Avukat Bülent Kaçar ve Hacer Doğrugüven gibi mücadele edenleri ise duyan yok…
Bülent Kaçar diyor ki:
“Çeltik tarlaları… İşte bu suyla sulanıyor”…
Ve…
Haberi yapan Yücel Sönmez bakın ne diyor bu iki kısa cümle üzerine…
“Sanki bir anda bir sancı beliriyor karnımda. Uzunköprü’ye varır varmaz yediğimiz yemek geliyor aklıma ve ‘O pirinç pilavını yemeyecektim’ diyorum simsiyah, zehir akan suya bakıp. Hep birlikte ağlanacak halimize gülüyoruz.”…
Evet…
Gülüyoruz ağlanacak halimize…
Ve…
Bu acı ama mutlaka yapılması gereken yapan haberin sahibi Yücel Sönmez’i günün muhabiri seçiyoruz…
