Paulo Coelho'nun işlediği cinayet...
Günlük yaklaşık 3 milyon gazete satılıyor Türkiye’de… Gazeteleri satın alıp da köşe yazarlarını okuyanların sayısının 150 bin olduğu tahmin ediliyor. Çünkü…
Ertuğrul Özkök yıllar önce, “Makul çoğunluk” demişti onlara…
Kimlerdi “onlar”?..
Haksızlıklar karşısında seslerini yükseltemeyen olgun ve temiz ahlâklı milyonlardı…
Sesi çok çıkan pervasız, tahammülsüz, edepsizlere ise “azgın azınlık” diyordu Özkök…
*
“Makul Çoğunluk” zannediyor ki medyada en çok:
Kavgacılar okunuyor…
Edepsizler okunuyor…
Benciller okunuyor…
Çıkarcılar okunuyor…
Amigolar okunuyor…
Ve…
Radikaller okunuyor…
KENDİNE KAHREDİYOR…
“Makul Çoğunluk” zannediyor ki medyada “kötü yazar iyi yazarı kovuyor”…
Ve…
Böyle olduğuna inandığı…
Ve…
Böyle olduğuna inandırıldığı için kendine kahrediyor.
Umutsuzluğa kapılıyor.
Haliyle…
“Bu ülkeden umudumu yitirdim” diyenlerin sayısı giderek artıyor…
100 BİN TIK ALAN KAÇ YAZAR VAR Kİ?..
Günlük (Ulusal çapta) yaklaşık 3 milyon gazete satılıyor Türkiye’de…
Gazeteleri satın alıp da köşe yazarlarını okuyanların sayısının 150 bin olduğu tahmin ediliyor.
Çünkü…
Araştırmalar gösteriyor ki; gazeteleri fiziki olarak satın alanların en çok yüzde beşi köşe yazarlarını da okuyor.
Yüzde doksan beşi ise siyaset, magazin, spor ve üçüncü sayfa haberleriyle ilgileniyor.
*
“İyi ama ya internette okunan yazarlar?”
Biliyorum ki…
Bir gazete köşe yazarının, internet nüshasında 100 bin “tık” alan bir yazar “çok okunanlar” arasına giriyor.
Ama…
100 bin tık almak da o kadar kolay değil hani…
SEÇMENİN YÜZDE BİRİ…
Türkiye’de seçmen sayısı kaç?
55 milyona yakın...
Kaldı ki…
Medyamızda, “kavgacı, edepsiz, bencil, çıkarcı, amigo ve radikal” olarak bilinen yazarların sayısı onu geçmez…
Onların okur sayısı (İnternet ortamı dâhil) da toplam en çok 500 bindir…
Yani…
Seçmenin yüzde bire yakını…
ENSEYİ KARARTMAYIN…
Demek istemem o ki…
Enseyi karartmayın…
Karşıt görüşün de kendi fikirlerini özgürce açıklamaya hakkı olduğuna inanan akil yazarlar devri geliyor…
VASIFSIZLIK KALİTEYİ YENİNCE…
La la Land mükemmel bir müzikal film…
İlle de Emma Ston ve Ryan Gosling ikilisi muhteşem…
Müzikler olağanüstü…
*
Film muhteşem bir aşkı, rüya gibi görüntülerle anlatıyor.
Ama…
Günümüz dünyasında “Yüksek Kalite” sunanların değil, “sıradan beğeni” satanların kazandığı acı gerçeğini de vuruyor yüzümüze…
*
Türkiye’de de:
En sıradan ve en boş yazılar en çok okunmuyor mu?..
En kötü şarkıcılar başlara taç edilmiyor mu?..
En kötü, en berbat, en seviyesiz………..
Neyse…
Burada keseyim…
PAULO COELHO’NUN İŞLEDİĞİ CİNAYET…
Olağanüstü güzel La La Land’i Paulo Coelho beğenmemiş…
Paulo kardeş La La Land’i beğenmemekle kusursuz bir cinayet işledi…
Nasıl mı?..
Filmi beğenenlerin yaşama sevincini öldürerek…
CHP’NİN ÜSTAKLI…
Bütün kişi ve kurumların Üst Aklı Ahmet Hakan “Hemen at bu vekili partiden ey CHP!” diyordu köşesinde…
*
Yahu Ahmet…
Ne kadar meraklısın insan kovdurmaya...
Köylü bile yanlış yapan hayvanı kovmak yerine yemini keser arkadaş...
Hem; kovmasalar da parayı ona ödetseler daha hukuki ve daha demokratik değil mi?
*
Senin için Aydın Bey’e “kov şunu!” baskısı yapanlara haklı olarak kızan da sensin…
Bir milletvekili için partisinin yönetimine “Hemen at bu vekili partiden ey CHP!” talimatını veren de sensin…
Peki…
Bu iki karakterden hangisi gerçek Ahmet Hakan?..
Yakup MURAT
yakupmurat@gazeteciler.com
