MEDYA KÖŞESİ

Oray Eğin: Değişim rüzgarları Cumhuriyet'e çok uzak

Habertürk yazarı Oray Eğin bugünkü yazısında Cumhuriyet gazetesinin değişen yönetimle birlikte köhnemiş bir sağ Kemalizm’e savrulacağını belirtti.

Oray Eğin: Değişim rüzgarları Cumhuriyet'e çok uzak

"Yeni bir değişimin eşiğindeki Cumhuriyet toplumsal dinamiklerin ve değişim talebinin öncüsü olacak mı?" sorusunu soran Oray Eğin, bunun gerçekleşmesinin mümkün görünmediğini ifade etti. 

Oray Eğin yazısında "Cumhuriyet bir dönemin Güneş Gazetesi gibi zamanın ruhunu okuyamazsa gazeteyi okuyan son kuşağın bu dünyadan ayrılmasıyla birlikte ömrünü tamamlar. Tıpkı yeniden tanımlanan “yeni”nin ne olduğunu anlamayan CHP gibi." dedi. 

İŞTE ORAY EĞİN'İN BUGÜNKÜ YAZISINDAN İLGİLİ BÖLÜM


Yeni bir değişimin eşiğindeki Cumhuriyet toplumsal dinamiklerin ve değişim talebinin öncüsü olacak mı?

Gazeteyi değiştirmeye çalışan ve birkaç yıldır yönetime hakim eski ekip bu fırsatı 90’lı yıllardaki Yeni Yüzyıl ve Radikal’i taklit ederek harcadı; işin ironik tarafı Yeni Yüzyıl’ın bizzat kendisinin “light Cumhuriyet” olarak taklit olarak çıkmasıydı. Cumhuriyet’in hafta sonu ekleri de banal Cihangir solculuğunu, Radikal İki’de defalarca denenmiş formülleri aşamadı.

Yerlerine gelen yeni ekibin birkaç günlük çizgilerine bakarak gazetenin demode bir liberal anlayıştan köhnemiş bir sağ Kemalizm’e savrulacağını kestirmek mümkün. Oysa sürekli yanılan ama iki ayrı ucu temsil eden Ahmet İnsel’le Mustafa Balbay arasında bir üçüncü yol, daha ilerici bir seçenek mümkün.

Dünyadaki siyasi rüzgarlar özellikle sol siyaset için daha ilerici, daha radikal politikaları dikte ediyor. Bu sol gazeteler için de geçerli. Çoğalan genç nüfusun hayattan beklenti ve taleplerini mevcut siyasi partiler ve medya karşılayamıyor ama.

90’lı yıllarda Türkiye’de bir “yeni” modası vardı, adının önüne “yeni” eklenen ne varsa ilgi çekiyordu. Ancak özellikle Yeni Demokrasi Hareketi’nin sandıkta uğradığı bozgunla karikatürist Necdet Şen’in haklı nedenlerle alaya aldığı içi doldurulmamış bu “değişim rüzgarı” hayali son buldu. Oysa şimdi “yeni” bir siyaset ve dil üretmek için ortam her zamankinden daha uygun.Altyapısı sağlam bir değişimin karşılığı var artık. Dünyanın yaşadığı global bir değişim süreci bu aslında. Merkezin gardiyanları Hillary Clinton’ın da Kemal Kılıçdaroğlu’nun anlamadığı bu. Ama çözüm ve alternatif bütün demodeliğiyle Muharrem İnce de değil.

Cumhuriyet bir dönemin Güneş Gazetesi gibi zamanın ruhunu okuyamazsa gazeteyi okuyan son kuşağın bu dünyadan ayrılmasıyla birlikte ömrünü tamamlar. Tıpkı yeniden tanımlanan “yeni”nin ne olduğunu anlamayan CHP gibi.

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar