ANALİZ

Küfür ve hakaret edin ki değeriniz artsın...

Yoksa sahiden de gazeteci ve politikacı milleti kendisine hakaret ve küfür eden kimselere daha mı çok değer veriyor?..

Küfür ve hakaret edin ki değeriniz artsın...
Dikkat ediyor musunuz bilmem. 
Medyada birisine hakaret ve küfür edenler, hakaret ve küfür edilen kişi tarafından telefonla aranıyor… 
* 
Hakaret ve küfür edilen kişi olgun biri ise, hakaret ve küfredene kendisini anlatmaya çalışıyor… 
Küfürbazla iletişim kurmanın yollarını arıyor… 
* 
Hakaret ve küfür edilen kişi olgun biri değilse eğer, kendisine hakaret ve küfredenin üslûbuyla karşılık veriyor… 
Yani… 
Bağırıp çağırıyor, küfür ve hakaret ediyor… 
* 

Ama… 
İster olgunca kendini anlatmak için olsun… 
İster bağırıp çağırmak için; mutlaka arıyor…. 
* 
Gelin görün ki… 
Övülen, takdir edilen ve hatta kötü niyetlilere karşı korunan bir kişi; kendisini takdir eden, öven.ve savunan kişiye ne telefon açıp bir teşekkür ediyor… 
Ne de nazik bir elektronik mektupla güzel bir çift lâf ediyor… 
* 
Sahi… 
Neden böyle?.. 
Yoksa sahiden de gazeteci ve politikacı milleti kendisine hakaret ve küfür eden kimselere daha mı çok değer veriyor?.. 
* 
Ve o nedenledir ki… 
Bilhassa gazeteci - siyasetçi – sanatçı ve futbolcular; önce birbirine hakaret ve küfür ediyor… 
Sonra telefonda veya karşılaştıklarında dost oluyorlar... 



BU İNSANLAR DAHA MI AZ TEHLİKELİ?.. 

Yıl 1520. Aylardan Mart. 
Küba'dan yola çıkan bir İspanyol gemisi Meksika'ya gitmek için demir aldı. 
Gemide birkaç Afrikalı köle ve 900 kadar da silahlı İspanyol asker vardı. 
*
Kölelerden biri çiçek virüsü taşıyordu ama henüz yumurtlama devresindeydi… 
O yıllarda böyle bir hastalık bilinmediği için hiç kimse bu kölenin gelecekte bir felâkete sebep olabileceğini düşünmüyordu haliyle... 
* 
Kölenin vücudundaki çiçek virüsü giderek yayıldı. 
Meksika'ya geldiklerinde köleyi kasabadaki bir ailenin yanına bıraktılar. 
Virüs kölenin bütün vücudu kaplarken bir yandan da hane halkına bulaştı. 
Hane halkı diğer hane halklarına bulaştırdı. 
Diğer hane halkları da diğer hane halklarına bulaştırdı. 
Kısa bir süre sonra kasabanın onda dokuzu çiçek salgınından öldü. 
* 
Bilmedikleri, tanımadıkları, anlayamadıkları bu lânetten kaçarak kurtulacaklarını zannedenler ise diğer kasabalardaki halka bulaştırdılar virüsü... 
Ve… 
Hastalık bütün Meksika’ya yayıldı. 
Meksika’nın yarısına yakını (22 Milyondan 8 milyonu) çiçek hastalığından öldü. 
* 
Mayalar bu hastalığı (Lâneti) kendilerine Ekpetz, Uzannkak ve Soyakak adlı üç kötü tanrının gece ev ev dolaşarak bulaştırdığına inanıyorlardı. 
* 
Şimdi kıssadan hisseye geleyim… 
Günümüz Türkiye'sinde halen bu tür illetlerin, hastalıkların, doğal afetlerin (Depremler, sel felaketleri) Allah’ın lâneti olduğuna inanan milyonlar yaşıyor. 
* 
Soruyorum şimdi: 
Bu insanlar, ülkemizin demokrasisi ve geleceği için; fakirlikten, enflasyondan, eksi büyümeden, yüksek faizden daha mı az tehlikeli?.. 



BU TESPİTİ ÇOK SEVDİM

Mehmet Barlas diyor ki:
- Bütün dünyanın gülerek izlediği Kuzey Kore dikatörü Kim İl Jung kadar ABD Başkanı Trump da gülünç değil midir? 
Kim "Nasıl önce Kuzey Kore" diyerek silahları üretiyorsa, Trump da "Önce Amerika" diyerek kendisinden silah alanlara kucak açmıyor mu?



İKİ TÜRKİYE

Amiens piskoposu "İki Fransa var" demişti. "Bizimkisi 'iyi' Fransa, diğerlerininki ise 'kötü' Fransa...".
*
İki Türkiye var:
İktidarınkisi iyi Türkiye...
Muhalefetinki ise kötü Türkiye...




MELİH ALTINOK'UN MESAJI KİME?..


"Hata yapanı affeden bu halk haksızlık yapanı bin yıl geçse de affetmez."
*
"Hata yapın haksızlık yapmayın" diyen Melih bu mesajı kim/ler/e veriyor sizce?
ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar