TV HABER

İbrahim Eren: O bildiri okununca...

15 Temmuz gecesi TRT çalışanlarıyla birlikte darbe girişimine direnen Eren, darbeci komutanlara, yakalanan askerlerin görüntülerini izlettiğini, bu çabasının netice verdiğini söyledi.

İbrahim Eren: O bildiri okununca...

TRT Genel Müdür Yardımcılığı görevini 2013 yılından bu yana  yürüten ve geçtiğimiz günlerde TRT Genel Müdürlüğüne atanan İbrahim Eren, 15 Temmuz günü yaşadıklarını ve TRT önünde darbeci askerlere karşı direnişini Türkiye Gazetesi'nden Çetiner Çetin'e anlattı. 

İŞTE İBRAHİM EREN'İN 15 TEMMUZ'DA YAŞADIKLARI

15 Temmuz hain darbe girişimi yaşandığı saatlerde neredeydiniz? FETÖ’cü askerlerin TRT’yi basmasının ardından gelişmeleri nasıl takip ettiniz?

Bizler o gece, TRT’nin bir programı için ana yerleşkede olmayan Arı Stüdyosu’ndaydık. Telefonumuza arkadaşlarımızdan İstanbul’da garip şeyler olduğuna dair mesaj ve fotoğraflar gelmeye başladı. Her ne kadar konduramasak da alçak uçan jetlerin sesleri duyulmaya başlayınca hepimiz olağanüstü bir şeyler olduğunu anladık. Ne eve ne de başka bir yere gitmek aklımıza geldi. Vazife yaptığımız, milletimize hizmet etmeye gayret ettiğimiz kurumumuza koştuk. Vatandaşlarımızla beraber TRT’nin kapısındaydık.. Kuruma geldiğimde ilk olarak Bilal Bey’i aradım. Ayrıca Hasan Doğan ve Mustafa Varank ile görüşmem oldu. 

Hainlerin zorla okuttukları darbe bildirisini öğrendikten sonra neler yaptınız? TRT o gece nasıl bir sınav verdi?

O an başımdan aşağı kaynar sular döküldü. İçeriye giriş planı yaptık. Arka kapıdan girmeyi denedik ancak her yer tutulmuştu. Bu arada sosyal medya hesabımdan “Bu bildiri korsan bildiridir. Bu hain girişime karşı herkesi TRT’nin ana nizamiye kapısına bekliyorum. Hep birlikte TRT’yi geri alalım” diye Tweet attım. Allah’a şükürler olsun ki bu çağrımız yankı buldu ve TRT’nin önüne çok sayıda vatandaşımız geldi.

Halkın TRT’yi darbecilerin elinden kurtarması sırasında neler yaşandı, o anlarda neler hissettiniz?

Bildirinin okutulmasının ardından vatandaşlarımızla ve gelen çalışanlarımızla birlikte kapıdaki FETÖ’cü askerlere direnmeye başladık. Mavi bereli iki komutan vardı, diğerleri uzun dönem erlerdi. Cep telefonumdan İstanbul’da yakalanan askerlerin görüntülerini önümüzdeki askerlere göstererek “sonunuz böyle olacak, yargılanacaksınız, yol yakınken dönün” diyordum. Birkaç asker ağlamaya başladı. Bu uğraşımız, ikna çabamız netice vermeye başladı. Ben bu esnada mavi bereli askere bir fotoğraf gösterdim. Gözlerime baktı, eli uzun süre tetikte durdu. O sırada kesin ‘Beni vuracak’ diye düşündüm. Sonra silahı havaya kaldırıp ateş etti. Mücadelemiz 3 saat sürdü. Daha sonra vatandaşlarımızla birlikte binaya girdik. 

O geceye dair yıllar geçse de unutamam dediğiniz bir kare var mı?

Nizamiye kapısından kuruma doğru ilerlemeye başladığımda halkımız askerlerin oluşturduğu muhasarayı yarıp silahlarını almaya başlamıştı. Sağ tarafta bir öbekleşme oldu. Geri dönüp yanlarına gittiğimde bir erin, silahını almaya çalışan halkımıza “Bu silah bana zimmetli” diyerek korktuğunu gördüm. Bu an beni çok etkiledi. Maalesef FETÖ, bir nesli mahvetti, insanların iyi duygularını suiistimal etti.

Sizce, yeni 15 Temmuz’ların yaşanmaması için neler yapılabilir?

15 Temmuz yaşanmış ve bitmiş bir şey değil, devam eden bir şey. Ülkemize dair planlanan son hain oyun da olmayacak. Unuttuğumuz anda benzerlerini yeniden yaşamaya mahkûmuz demektir. 

Darbe kalkışması başarılı olsaydı, Türkiye nasıl bir 16 Temmuz sabahına uyanacaktı?

FETÖ, bu girişimde sadece bir maşadır. Darbenin arkasındaki güçlerin tek amacı Türkiye’yi zayıflatmaktı. Türkiye dünyadaki güç dengesinde etkili olan bir ülke. Bundan 20 sene önce Türkiye, Kardak krizi ile meşgul oluyordu. Şimdi ise bizim muhatabımız Amerika, Rusya, Çin ve AB. Biz artık başka bir ligdeyiz. Dertleri ise bizim bu ligde kalmamamızdı. Darbe girişimi başarılı olsaydı ülkemizi zayıf, denileni yapan bir Türkiye olmaya mahkûm edeceklerdi. 

O geceden sonra TRT’nin yayın politikasında ne gibi değişiklikler oldu? 15 Temmuz çalışmalarında nelere dikkat ettiniz?

TRT olarak, o geceden sonra hem ülkemiz içinde hem de özellikle uluslararası arenada çok fazla gayret sarf ediyoruz. Haber dosyalarıyla, bilgiyi doğru şekilde ulaştırmaya çalışıyoruz. Belgesellerimizle, olayı, gecenin en yakın şahitleri; gazilerimiz ve şehit yakınlarından aktararak, “Diriliş” ruhunu ve millî şuuru devam ettirmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. 

MEDYA O GECE TAKDİRE ŞAYAN BİR MÜCADELE VERDİ

TRT Genel Müdürü İbrahim Eren o gece medyanın iyi bir sınav verdiğini söyledi. Eren “15 Temmuz sadece Türk tarihinin bir dönüm noktası değil tüm yazarlar, gazeteciler, medya mensupları için de bir dönüm noktasıydı. Medya takdire şayan bir sınav verdi. O gecenin en güzel yanlarından biri de, medyanın ülkemiz için aynı hissiyat ve şuurla hareket etmesiydi. Her şeyden önce hepsi bu ülkenin yetiştirmiş olduğu evlatlardı ve ülkelerinin bekası için o gece ellerini taşın altına koymaktan çekinmediler” dedi.

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar