MEDYA KÖŞESİ

24 TV'ye ibretlik Yiğit Bulut mesajı!

TV Net ekranlarında konuşan gazeteciler.com yazarı Levent Gültekin, Akif Beki'nin Miliyet-Vatan'ın Yiğit Bulut'un 24'ün başına geçeceğine dönük iddiaları yorumladı.

24 TV'ye ibretlik Yiğit Bulut mesajı!
GAZETECİLER.COM
TV Net ekranlarında yayınlanan Habere Bakış'a konuk olan gazeteciler.com yazarı Levent Gültekin canlı yayında Veyis Ateş'in sorularını yanıtladı.

Suriye krizinden 28 Şubat'a kadar gündemi değerlendiren Levent Gültekin medya konulu açıklamalarıyla dikkat çekti. Akif Beki ve Yiğit Bulut iddialarını yorumlayan Gültekin, 28 Şubat soruşturmasının medyada bulduğu karşılığı da eleştirdi. 

TÜRK MEDYASI YENİSİ İLE ESKİSİ İLE BÜYÜK BİR SEFALET İÇİNDE

"Eskiden afra tafra yapan, muhalifliği muarızlık olarak algılayan  eski medya başbakanın kişisel tutumu ile bir dağılma yaşıyor. Buradaki tarafgirlik üzerine kurulu yapıyı dağıtan, sindiren başbakan Türkiye'de daha iyi medya kurulamsının da önünde engel teşkil etti. Başbakan isteseydi Türkiye'de daha namuslu bir medya yapısı oluşabilirdi fakat oluşmadı.
Medya genel olarak bir çöküntü yaşıyor. Ne eski medya mensupları ne de yeni medya mensupları yazılması gerekenleri yazamıyor... Medyada katıksız bir itaat hakim hem de kahvahen ağzı düzeyinde. Bugün eski medya mensuplarının yaşadıklarını gelecekte yeni medya mensupları da yaşayacak bu kaçınılmaz, çünkü kimse gücünü kaleminden, sözünden, kişiliğinden almıyor sırtını dayadığı güç odaklarından alıyor. Güç odağı gücünü kaybedince bu arkadaşlar da birer birer dökülüyor, dökülecekler."

MİLLETVEKİLLERİNİN YAZAR VEYA YORUMCU OLMALARI DÜŞÜKLÜKTÜR.

Milletvekillerinin gazetecilik veya yorumculuk yapmalarınnın sorulması üzerine
"Herkesin kabul ettiği ortak bir ahlak kuralı vardır ve bu kurala göre milletvekili seçilmiş birinin köşe yazarlığı yapması veyahut yorumculuk yapması yadırganır, eleştirileri dikkate almadan inatla bu tutumu sürdürmek ayiptir.r" diyen Gültekin,"Hakan Şükür eğer yorumculuğu çok seviyor idiyse niçin milletvekili oldu, milletvekili olmasaydı ülke ne kaybederdi, kaldı ki eğer spor yorumculuğu bu kadar iyi bir şeyse niçin bırakıp vekil oldun" diye sorulmaz mı. Amaçları iş yapmak değil ki bir şey olmak olunca böyle oluyor"
"Aynı şey köşe yazarlığı yapan milletvekilleri içinde  geçerli. adam istifa edip vekil oluyor sonra tekrar köşe yazarlığa dönüyor. Ne yazacak? neyi savunacak? Kimi eleştirecek? Bir adam aynı anda hem denetleyici gibi kamusal görevi olan köşe yazarlığını hem de icraacı konumda olan partinin vekili olabilir mi? Bu nasıl bir açgözlülüktür." dedi.

28 ŞUBAT SORUŞTURMASI TAM BİR ŞÖLEN HAVASINDA GEÇİYOR

"Bence ağır başlı olgun insanların geçmişe dönük bir intikam duygusu içinde olmaz. Büyük bir şölen gibi yürüyor soruşturma süreci. Bununla da kalmıyor. Eskiden mazlum olmak prim yapardı şimdi mazlumu oynamak prim yapıyor. İnsanlar ve kurumlar 28 Şubat üzerinden birbirleriyle olan hesaplarını görüyorlar. 28 Şubat'ın esas mağdurları başörtülüler orada duruyor ama 28 Şubat'ta öbür taraftaki medyada olan insanlar büyük bir heyecanla yazıyor. Şu da tutuklanmalı şu da alınmalı diye yazıyor. Sana ne kardeşim? Bu senin işin mi? Alay etme var ayrıca. Çevik Bir'in düştüğü bugünkü sefil durumla alay etmek olgun bir insana yakışmaz. Başbakan'ın hassasiyetine katılıyorum. Yargı peş peşe yaptığı tuhaf davranışlarla kendisine olan güveni kaybetti. Birisi alındığında 'bu adamın suçu ne acaba?' demiyoruz 'kim bilir bu adama ne  tuzak kuruldu acaba?' diye düşünüyoruz."

BAŞKANLIK SİSTEMİ KİMİN İŞİNE YARAYACAK?

"Başkanlık sistemi bir kişiye endeksli olarak tartışılıyor. Ben merak ediyorum AK Parti neyi yapamadı, hangi iyi işi yapmak için yola koyuldu da yetkisi yetmedi veyahut engellendi? Öyle değil mi? Mesela iyi bir eğitim sistemi başkanlık sistemi olmadığı için mi yapamadılar.. Neyi yapmak istediler de kim engel oldu, onlar da başkanlık sistemini getirip o işleri yapacaklar. Bugün başkanlık sistemine taraf olan AK Partililere sorsak 'Tayyip bey başkan olmayacak buna rağmen bu sistemi ister misiniz' diye destek oranı kaça düşer?"


YİĞİT BULUT'UN 24'ÜN BAŞINA GEÇMESİ MEDYADA GİDİLECEK SON NOKTA OLUR

Gültekin, medya kulislerinde dolaşan Akif Beki'nin Miliyet ve Vatan'ın Yiğit Bulut'un da 24'ün başına geçeceğine dönük iddiaları da yorumladı. İki tercihin normal olamayacağını kaydeden Gültekin "Yiğit Bulut'un 24'ün başına gelmesi Türk medyasında gidilecek son nokta olur" dedi.

KİMİNLE ÇALIŞIYORSANIZ SİZİN ÇAPINIZ DA O KADARDIR!

Türkiye'de olmayacak bir şey yok. Her şey olur. İş bilirliğin, kaliteli insan olmanın, şahsiyet sahibi olmanın ya da düşük profilli biri olmanın bir şey ifade etmediği başka bir dönem hatılamıyorum. Yiğit Bulut algısındaki, imajındaki bir adamın 24'ün başına gelmesi bana göre Türk medyasında en ilginç noktadır. Ben kendisini tanımıyorum ama kabül etmek gerekir ki ortada tuhaf bir resim var. Rahatsız eden bir durum ve algı var...  Bir Başbakanın ya da medya patronunun tercih ettiği insanlar onlar için de göstergedir. Neye itibar ettiğinin göstergesidir. Yayın yönetmeni yaptığınız adamın çapı kimligi sizin de çapınızı ortaya koyar.

KEMALİST OKURUN GAZETELERİNDE AKİF BEKİ'NİN NE İŞİ VAR?

"24 kısmı için çok sert de olsa böyle düşünüyorum. Akif Beki bu işi yapabilir yapamaz bunlardan bağımsız olarak söylüyorum. Görüntüsü hoş değil, Akif Beki için de hoş değil. Kemalist okurun en sağlam kaldığı iki gazete var ve siz bu iki gazetenin başına Akif Beki'yi getiriyorsunuz. Peki ne murat ediliyor? Sonuçta özel sektör patronu karar verir. Ama o zaman da sonucuna katlanacaktır. Ortaya çok ilginç bir tablo çıkacak. Oradaki yazarlar kalsa itibarsız bir durum, gitse ayrı bir itibarsız durum..."



ÇOK OKUNANLAR